Her kitabın bir amacı vardır. Kimi yazdığı için yazarı mutlu eder, kimi ise okurunu. Kimileri zaman geçirmek içindir, kimileri hediye edilmek için, kimileri rafları zengin göstermek için… Bazı kitaplar ise, kapılar çarpmasın diye aralarına ya da çocuklar masaya otururken boyları yetişsin de üstlerine bir şeyler dökmesin diye altlarına koymak içindir. Elinizdeki kitapta ise bu özelliklerin […]
Hakan Övünç Ongur – Tüketim Toplumu, Nevrotik Kültür ve Dövüş Kulübü
“E I ğer bunu okuyorsan, bu uyarı senin için. Bu hiçbir işe yaramayan kaliteli baskıdan okuduğun her sözcük, hayatından harcanmış bir diğer saniye demek. Yapacak başka işin yok mu? Hayatın sahiden bu kadar boş mu da bu anları harcayabileceğin daha iyi bir yol aklına getiremiyorsun? Yoksa tüm saygını ve itimadını teslim ettiğin otorite figürlerinden bu […]
Hâkan Nesser – Karambol
Karambol, hayatı dümdüz hatta sıkıcı olan bir adamın, istemeden bir gencin ölümüne yol açtığı andan itibaren, yavaş yavaş içine yuvarlandığı bir karabasanın hikâyesi. Bir hata diğerini doğurur ve sıradan hayat bir korku filmine dönüşür. Romanın kahramanlarının diline dolanmış olan şu bilardo kuramı doğru olabilir mi? Her birimiz, düzgün, yeşil bir çuha üzerinde yuvarlanan toplardan biri […]
Hakan Evrensel – Yer Eksi İki
Sürekli öksürüyordu. Neredeyse ciğerleri sökülüp ağzından fırlayacak gibi iki büklüm oluyor, oturduğu divandan düşmemek için kendini zorluyordu. Çocuklardan büyük olanı, odanın köşesinde oturduğu yerde elinde kalem ve kâğıtla öylece durmuş, korkulu gözlerle dedesinin bu halini izliyordu. Dört yaşlarındaki diğeri ise parazitli sesi neredeyse sonuna kadar açık televizyondaki çizgi filmi seyrediyordu. Bir yandan da annesinin yer […]
Hagop Mıntzuri – İstanbul Anıları 1897-1940
Okuyacağınız anıların yazarı, bir Anadolu insanı, İstanbul gurbetçisiydi.Yüzyıla yaklaşan ömrünün ilk çeyreğinde yaşadıklarını özlemle anarak İstanbul’daki yalnızlığında avuntu buldu. Gözlemlerini, duyumsamalarını,anılarını mütemadiyen yazdı. Fakat yazar kimliğiyle ortaya çıkmaktan kaçındı. Öykülerinin bir azınlık cemaati arasında okunmasını yeterli gördü. Türkçe’ye çevrilen anılarının ölümünden on beş yıl sonra yayınlanması, bir bakıma Mıntzuri’nin Türkiye’de ilk kez ortaya çıkışıdır. İstanbul […]
H. A. Nomiku – Haçlı Seferleri
Elinizdeki kitap, İnsanlık Tarihi’nin en önemli safhalarından biri olan Haçlı Seferleri’nin kısa ve özetlenmiş tarihidir. 1096-1270 senelerini kapsayan yüzyetmişbeş yıllık bu karılı olaylar zinciri, sadece o döneme ait olmakla kalmayıp, ondan sonraki tüm insan yaşamına, onun şu veya bu şekilde oluşmasına ve şekillenmesine de mührünü basmış durumdadır. Bu seferlerin sonuçları günümüzde bile hissedilmektedir ve bundan […]
H. P. Lovecraft – Toplu Eserleri
R. Lovecraft (1890-1937) Korku Edebiyatı’nın unutulmaz yazarı H. R Lovecraft, 1890 yılında doğdu. Yaşamının büyük bir kısmı Rhode Island’daki Providence’de geçti. Romanlarında doğaüstü bir kurgu yaratarak bu biçemin 20. yüzyıldaki en etkileyici örneklerini verdi. Eserlerinin önemli bir bölümü 1937’deki ölümünden sonra yayımlandı. Bilim adamlarının önerilerimi dinlemeyi, niyeyse, reddetmiş olmaları yüzünden konuşmak zorunda kaldım. Büyük çapta […]
H. G. Ginger – Necronomicon – Kara Dünyanın Kitabı
Kabala’nın yaratılmasından çok önce tapınılan ve çağırılan eski çağlara ait güçler vardır. Bunlar Sümer inancındaki kadimlerdir ve Aleister Crowley’in majisinde[1] ve H. P. Lovecraft’ın mitosunda yaşarlar. Dünyayı bir kez daha yönetmek için kapının hemen ardında beklemektedirler… Uzun süredir kayıp olan sihirbazın elkitabı, büyülü sözler ve çağırışlar, ruhları defetme ve bağlama yollarını içerir. Ama bunlar düşüncesizce […]
H. P. Lovecraft – Uyku Duvarının Ötesinde
HPL, birçok kişiye yazdığı sayısız mektuba rağmen, zaman içinde hakkında tuhaf söylentiler yayılacak kadar – belki de – şanssız bir kişiydi. Bu durum, karanlık öyküler yazarak yaşamanın beklenilen sonuçlarından biri olmalı. İşte size onun hakkında, soğuk kış gecesi sohbetlerinde sık konuşulan birkaç yaygın söylenti. Bu arada, bu bilgileri internet üzerinden aldığımızı da eklesek “politik doğruluk” […]
H. P. Lovecraft – Deliliğin Dağlarında
Konuşmak zorunda bırakıldım, çünkü bilim adamları ne-dendir bilmem, benim önerilerimi dinlemeyi reddettiler. Güney Kutbu’nun planlanan -kapsamlı fosil avcılığım, tarihî buz örtüsünün toptan delinmesini ve eritilmesini içeren- keşfine karşı çıkışımın nedenlerini kendi isteğim dışında anlatıyorum. Ve bunu yaparken daha bir gönülsüzüm, çünkü uyarılarım boşuna olabilir. Anlatmam gereken gerçeklerden kaçınılmaz olarak kuşku duyulacak; yine de eğer mantıksız […]
H. Ömer ÖZDEN – Aşk Felsefesi
Aşk, üç harften ibaret olmasına rağmen, yaşayanlar için “hayatın anlamı budur” dedirten, hakkında herkesin bir şeyler bildiğini sandığından dolayı üzerinde en çok düşünülen, konuşulan, yazılan, fakat yaşanıp düşünüldükçe, konuşulup yazıldıkça gizeminin daha da arttığı, çok bilinmeyenli bir denklem gibidir. Herkes aşktan bir şeyler anlar. Kimileri sadece doyasıya yaşar aşkı veya yaşamaya çalışır; kimi aşkı ozanca […]
H. J. Störig – İlkçağ Felsefesi
Batı’da yazılmış olan çoğu felsefe tarihinin dar sınırları bu kitapta aşılmış ve gerçeği akıl yoluyla arama serüveninin anlatılmasına Eski Yunan felsefesinden değil, ondan hiç de aşağı kalmayan, Eski Hint ve Çin ‘de gelişmiş olan düşüncelerle başlanmıştır. Eski Hint ve Çin düşüncesinin felsefe tarihi çerçevesi içine alınması pek çok konuya yeni ve geniş bir bakış açısı […]
H. G. Wells – Zaman Makinesi
Zaman Gezgini (ondan böyle söz etmek daha uygun) bize derin bir konuyu açıklamaktaydı. Kurşun rengi gözleri parıldıyor ve kırpışıyor; genellikle solgun duran yüzü kıpkırmızı, hayat dolu görünüyordu. Ateş harıl harıl yanarken, gümüş zambakların içinde kamaşan ışıkların yumuşak aydınlığı, bardaklarımızda ansızın belirip kaybolan kabarcıkları yakalıyordu. Sandalyelerimiz, ki hepsi onun icadıydı, yalnızca üzerlerine oturmaya yaramakla yetinmeyerek bizleri […]
H. G. Wells – Görünmez Adam
Bay Gollancz, fantastik hikâyelerimden yapılan bu derlemeye bir önsöz yazmamı istedi. Hikâyeler kronolojik olarak sıralanmışlardır, ama burada daha kitabın başında söylemeliyim ki, benim eserlerimle ilgili hiçbir şey bilmeyen birinin Görünmez Adam ya da Dünyaların Savaşı ile başlaması daha uygun olacaktır. Zaman Makinesi dördüncü boyutla ilgili olduğu için biraz ağırdır ve Dr. Moreau’nun Adası da oldukça […]
H. G. Wells – Efendi Uyanıyor
fendi Uyanıyor ilk olarak 1899 yılında, Uykucu Uyandığında adıyla kitaplaştırıldı. Daha öncesinde ise The Graphic 1 ‘in de aralarında bulunduğu çeşitli süreli yayınlarda tefrika edilmişti. Bu kitabımın, en iddialı kitabım olduğunu düşünüyorum. En azından en tatmin edicisi. Bu yeni basımda kitapta bir dizi değişiklik yapma imkanı buldum. Önceki çalışmalarım gibi Efendi Uyanıyor’u da baskı altında […]
H. C. Armstrong – Bozkurt
Bana BOZKURT’ta yer alan dialogların gerçek mi, yoksa hayal ürünü mü olduğu sorusu defalarca soruldu. BOZKURT’taki tüm alıntılar ve diyalogların -kanıtların çok kesin olmadığı ve fazla önem taşımayan iki istisna dışında- her biri ya Mustafa Kemal’in kendi ifadesinden ya da doğruluk ve değerlerinin titizlikle sınanıp dikkatle tartıldığı belgesel ya da sözel kaynaklardan elde edilmiştir. Doğaldır […]