Philosophia perennis (ezelî hikmet) ; BU TABİR, Leibniz tarafından ortaya çıkarıldı; fakat içeriği —nesneler, canlılar ve zihinler dünyası için vazgeçilmez bir ilâhî gerçekliği tanıyan metafizik, ruhta ilâhî gerçekliğe benzer ve hatta onunla özdeş birşey bulan psikoloji, insanın nihaî hedefini bütün varlık aleminin içkin ve aşkın kaynağının bilgisi olarak gören ahlâk— zamanı bilinmeyecek kadar eski ve […]
Aldous Huxley – Cesur Yeni Dünya
Kronik vicdan azabı, tüm ahlâkçıların hemfikir olduğu gibi, hiç de istenmeyen bir duygudur. Eğer kötü bir davranışta bulunduysanız, pişmanlık duyun, elinizden geldiği kadar durumu düzeltin ve bir dahaki sefere daha iyi davranmaya bakın. Ne sebeple olursa olsun hatanızın üzerinde kara kara düşünmeyin. Temizlenmenin yolu çamurda yuvarlanmak değildir. Sanatın da kendi ahlâk anlayışı vardır ve bu […]
Aldous Huxley – Algı Kapıları – Cennet ve Cehennem
1886’da Alman farmakolog Ludwig Lewin adının sonradan verileceği kaktüsün ilk sistematik incelemesini yayınladı. Anhalonium lewinii bilim için yeniydi, ilkel dinler ve Güneybatı Amerika ve Meksika yerlileri için bu kaktüs hatırlayamadıkları zamanlardan beri arkadaşlarıydı. Aslında bir arkadaştan çok daha fazlasıydı. Yeni Dünya’ya ilk giden İspanyol gezginlerden birinin sözcükleriyle ‘Peyote dedikleri bir kök yiyorlar ve buna sanki […]
Sait Faik Abasıyanık – Öyle Bir Hikaye – Tüm Hikayeleri
Sabah ezam okundu. Kalk yavrum, işe geç kalacaksın. Ali nihayet iş bulmuştu. Bir haftadır fabrikaya gidiyordu. Anası memnundu. Namazını kılmış, duasını yapmışh. içindeki Cenabı Hak’la beraber oğlunun odasına girince uzun boyu, geniş vücudu ve çok genç çehresi ile rüyasında makineler, elektrik pilleri, ampuller gören, makine yağlan sürünen ve bir dizel motoru homurtusu işiten oğlunu evvela […]
Sait Faik Abasıyanık – Medarı Maişet Motoru
Yeni Mecmua’da 1940-41 yılları arasında tefrika edilen Medarı Maişet Motoru, Sait Faik’in annesinden aldığı yardımla, Ahmet İhsan Basımevi’nde 2000 adet olarak basılır (1944). Henüz dağıtılmaya başlanmışken bakanlar kurulu kararıyla toplatılan roman, kimi paragrafları çıkartılarak Birtakım İnsanlar adıyla 1952 yılında okuyucusuna kavuşur. Bu edisyon söz konusu iki baskının karşılaştırılmasıyla hazırlandı. Dönemin koşullarında “tehlikeli” bulunarak çıkarılan kısımlar, […]
Sait Faik Abasıyanık – Alemdağ’da Var Bir Yılan
Alemdağ’da Var Bir Yılan yeniden basıma hazırlanırken kitabın, Sait Faik Abasıyanık hayattayken Varlık Yayınları tarafından 1954 yılında yapılan ilk baskısı esas alındı. Dönemin dil anlayışına uygun olan yazım biçimleri günümüze uyarlandı ve okumayı kolaylaştıracağı düşünülerek, gerekli olduğu durumlarda noktalama işaretleri eklendi ya da çıkarıldı. Öykülerin ilk yayım yerleri ve tarihleri belirtilmiş; öyküler ile ilgili açıklamalar […]
Said Halim Paşa – Buhranlarımız
Birinci Kitap: Meşrutiyet, Osmanlı tarihinin öğünülecek vakaları arasında bulunan 1324 Temmuz’u hadiseleri {152} fevkalâde bir ehemmiyet taşımaktadır. Çünkü Temmuz inkılâbı bir padişahın tahtından indirilmesi ile kalmamış, memlekete yeni bir istikamet vermiş, mukadderatımızı yeni fikirlere dayanan bir meşrutiyete bağlamıştır. {153} Bilindiği gibi bugünkü Osmanlı meşrutiyeti 1293 Hicrî senesine {154} yakın bir tarihte kaleme alınmış olan «Kanun-u […]
Ian McEwan – Sahilde
Gençtiler, eğitimliydiler ve o geceye, düğün gecelerine kadar ikisi de kimseyle yatmamıştı; cinsel sorunlar üzerinde konuşmanın neredeyse olanaksız olduğu bir çağda yaşıyorlardı. Zaten ne zaman kolaydır ki. Az önce, Kral George, döneminden kalma küçük bir otelin birinci katındaki dairenin ufak salonunda akşam yemeğine oturmuşlardı. Açık duran kapıdan bakınca yandaki odada, dört kolonlu, oldukça dar bir […]
Safvet Nezihi – Zavallı Necdet
Haydarpaşa İskelesi’nde on bir numaralı varupdan iniyordum. Akşam, pek yaklaşmıştı. Hava kararıyordu. Güneş hemen hemen batmak üzereydi. Biraz sonra battı. Şimdi güzün alabildiği her yer, siyah bir örtüye bürünmeye başlamıştı. Kalabalık içinden kendimi kurtarıp da iskele üzerinden geçerken; sevdiğim bir çehre gözüme takıldı. Kendi kendime, “Ferudun Necdet” dedim. Sevgili Necdet’in kim bilir, hikâye edecek ne […]
Saffet Murat Tura – Şeyh ve Arzu
DENEYLE ilgili yönergeyi okuyup sana hangi adımda ne yapmamız gerektiğini anlatıyordum. Bence yazar çok hoş bir noktadan hareket etmişti; öncelikle nasıl şaşırtıcı bir şeyle karşılaştığımızı iyice hissetmemizi sağlamaya çalışıyordu. Yönergeye bakarak şöyle dedim: “Bak, önce mıknatısla ilgili bildiğin her şeyi unut.” “Ama unutamıyorum.” “Unutmaya çalış lütfen.” “Unutamıyorum ki, hepsi aklımda.” Ben hâlâ yönergeyi takip ediyordum: […]
Sadreddin Konevi – Vahdet-i Vücud ve Esasları
Rahmân ve Rahîm Allah’ın adı ile Hamd, Allah’a mahsûstur. O Allah ki, himmetlerin nihâî mertebeleri vâsıtasıyla ilme’l-yakîn, ayne’l-yakîn ve hakka’l-yakîn mertebelerini ve derecelerini açıklamış; nefislerinin nihâî mertebelere ulaşması esnasında taliplerin arzularının sükûne kavuşmasıyla da Hakkı bilme, o’na yakınlık ve menzillerindeki farklılıklarını ortaya koymuştur. Yaratıkları arasından bir gurup seçkini ise, ayırt etmiştir. Hak, söz konusu seçkinleri […]
Sadreddin Konevî – Füsusu’l-Hikem’in Sırları
Hamd, en gizli gaybının doğularından susturucu nûrlarının güneşlerini yayan Allah’a mahsustur. O, dehşetli heybeti karşısında temiz ve nûrlu ruhlara haşyet duygusu vermiştir. Kahrının tecellîleriyle hükmünün ve hikmetinin gerçekleşmesi karşısında baba-nefisler/en-nufûs-i ebiyye boyun eğmiştir. Büyük intikamının çarpmalarından kibirli guruplar ürkmüştür. Böylelikle eziklik duyarak O’nun hükmüne ram olmuşlardır. O Allah, İslam-iman ve takva ehline kerim hitabını işittirmiştir; […]
Sadreddin Konevî – Esmâ-İ Hüsnâ Şerhi
Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: “Allah’ın güzel isimleri vardır, bunlar ile O’na dua ediniz.”[4] Bilinmelidir ki: Mukaddes Zât (cc.) hakkında asıl olan, sıfatlardan soyutlanmak ve münezzehliktir; bunun nedeni, O’nun sıfatlarla sınırlanmaktan mutlaklığı ve âlemden müstağniliğidir. Bunun yanı sıra her isim ve sıfat, var olanı gerektirir; söz konusu var olan, ancak bu isim vasıtasıyla zuhûr edebilir. Eğer […]
Sadık Yemni – Zaman Tozları
Buzul Dünya’nın TekinsizX Atmosferi Sevgili Buzul Dünya okurları, Kendimi bildim bileli TekinsizX öykülerin, filmlerin ve hatta anıların tiryakisi oldum. Merak, araştırma, heyecan ve korku bağımlısıyım. Damarlarımda kanımın; içi siyah köpüklü korku zerrecikleriyle kıvıl kıvıl fokurdamasından zevk duyanlar taifesindenim. Terim üretmeyi seviyorum. Damarlarımızdaki korku zerrecikleri için ‘korkulobin’ terimini uydurdum örneğin. Böyle bir makale de yazdım sonradan. […]
Sâdık Hidâyet – Vejetaryenliğin Yararları
Dünyayı yaratan Tanrı’nın adıyla. İnsanoğlunu sürekli baskı altında tutan gereksinimler arasında en çetin ve yaygın olanı yeme gereksinimidir. Bu gereksinim yaşamla bağlantılıdır. Çünkü tükettiğimiz güçlerin karşılanması ve bedenimizin zayıf kalmaması için yiyeceklerle onun yerine güç bulmak zorundayız. Yaşam, sönmemesi için sürekli yanıcı maddeyle beslenmesi gereken ateşkedeye benzer. Açlık öylesine acımasız bir komutandır ki onun zulmü […]
Sâdık Hidâyet – Üç Damla Kan
Dün odamı ayırdılar. Acaba müdür muavininin vaat ettiği gibi şimdi tam tedavi oldum mu ve haftaya özgür olacak mıyım? Hasta mıydım acaba? Bir yıldır, yalvarıp yakarmama rağmen bana kâğıt kalem vermiyorlardı. Elime kâğıt kalem geçtiğinde ne kadar çok yazacak şeyim olduğunu düşünüp duruyordum. Fakat dün ben istemeden kâğıt kalem getirdiler. O kadar arzu ettiğim, o […]