Etiket: Fyodor Mihailoviç Dostoyevski

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Kadın Budalası

Üç temmuz. Hava ağır, sıcaklık boğucuydu. O gün Velçaninov’un çok işi vardı. Öğleden önceki bütün zamanını oraya buraya koşmakla geçirmişti; akşam da Devlet Şûrası üyelerinden nüfuz sahibi birini görmeye gidecekti. İşini halledecek olan bu adamı, şehir dışında, Çornaya Nehri kıyısındaki evinde hemen ziyaret etmesi gerekiyordu. Akşamüstü saat altıda, Nevski Caddesi’nde, ‘Polis Köprüsü’ yakınındaki bir lokantaya […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – İnsancıklar (Can)

“Yoksul insanda gurur olmamalıdır asla, asla!” İnsancıklar ya da asıl isminin birebir çevirisiyle söylenirse “Zavallı, Yoksul İnsanlar” adlı roman, edebiyat tarihinin tuhaf zirvelerinden biridir. Hem yirmi üç yaşındaki bir gencin, Fyodor Mihayloviç Dostoyevski’nin yaşamında bir dönüm noktasıdır hem de Rus edebiyatının gelişiminde. Tümüyle bir tesadüfün, bir çıkış arayışının, yoksulluktan, parasızlıktan çıkış arayışıyla bu arayışı edebî […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – İnsancıklar (Öteki)

Değerli Varvara Alekseyevna! Dün çok mutluydum, inanılmaz derecede mutluydum! Demek hayatınızda bir kerecik olsun benim istediğim şeyi yaptınız, inatçı kızım. Akşam sekiz civarında uyandım -bilirsiniz işten dönünce bir-iki saat kestirmeyi severim- bir mum yaktım, bir kâğıt buldum, tam kalemimi açarken birden kafamı kaldırdım, kalbim hop etti! Demek zavallı kalbimin ne istediğini anladınız! Penceredeki perdenin bir […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Ezilenler (Bordo-Siyah)

Bir yıl önce 22 Mart akşamı, çok ilginç sayılabilecek bir olay yaşadım. Oturduğum yer, çok kötü ve rutubetli olduğu için, yeni bir ev arıyordum. Aslında daha önce çıkmam gerekiyordu bu evden, çünkü sağlığım iyice bozulmaya başlamıştı. Ama bugün yarın derken, bu zamana kadar bekledim. İstediğim ev aslında güneş alan, küçük ve ucuz bir yerdi, tek […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Ev Sahibesi

Ordınov nihayet oturduğu daireyi değiştirmeye karar vermişti. Dairenin fakir, yaşlı, dul bir memur karısı olan sahibesi, ansızın –kira dönemini bile beklemeden– Peterburg’dan ayrılmış, taşrada oturan akrabalarının yanına gitmişti. Kısa süre içinde çözüm bulması gereken genç adam eski dairesi için üzülüyor, boşaltmak zorunda olduğu için canı sıkılıyordu: Kendisi fakir, ev kiraları ise yüksekti. Ev sahibesinin gitmesinin […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Ecinniler

Pek yetenekli bir yazar olmadığım için, bugüne dek hiçbir olayla öne çıkmamış olan kentimizde bu yakınlarda olup biten tuhaf olayları anlatmaya biraz geriden başlayarak, üstün yetenekli ve saygıdeğer Stepan Trofimoviç Verhovenskiy’in yaşamöyküsünden bazı ayrıntılara gireceğim. Bu ayrıntılar, anlatmayı düşündüğüm öykünün girişi yerine geçsin; asıl öykü sonra gelecek. Hemen söyleyeyim: Stepan Trofimoviç’in aramızda hep özel bir […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Ecinniler III

Virginski, Muravyinnıy sokağında kendi evinde, yani karısının evinde oturuyordu. Ev tahtadandı bir katlı idi, içinde kiracı yoktu. Ev sahibinin doğum günü bahanesiyle on beş kadar misafir toplanmıştı; ama bu seferki akşam toplantısı, taşrada yapılan doğum günü toplantılarına hiç de benzemiyordu. Evlilik hayatlarının daha başlangıcında Virginski’ler, doğum günü münasebetiyle misafir çağırmanın manasız bir şey olduğunda karı […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Ecinniler II

Aradan sekiz gün geçti. Her şeyin geçmişe karıştığı, benim de bu satırları yazdığım şu anda, artık işin içyüzünü öğrenmiş bulunuyoruz. Ama o zaman bir şey bilmiyorduk, onun için de, pek tabii, birçok noktalar bize garip görünmüştü, ilk zamanlar Stepan Trofimoviç ile eve kapanıp oturduk, olaylara korku içinde uzaktan seyirci kaldık. Ben arada sırada dışarı çıkıyor, […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Ecinniler I

Orada, dağda büyük bir domuz sürüsü otluyordu, onların içine girmelerine izin vermesini İsa’dan dilemeleri üzerine izin verdi ve cinler ol kişiden çıkıp domuzlara girmekle sürü uçurumdan aşağı göle atlayıp boğuldu. Çobanlar bu vakayı gördükte koşup şehir ve köylere haber verdiler. Ahali, dahi vakayı görmeye çıkıp İsa’nın yanına vardıkta derunundan cinler çıkmış olan adamı giyinmiş ve […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Ebedi Koca

Yaz gelmişti ve beklenilenin tersine Velchaninov Petersburg’da kaldı. Rusya’nın güneyine yapmayı planladığı yolculuk suya düşmüştü. Davasının sonu da geleceğe benzemiyordu. Çiftlikle ilgili olan bu dava çok aksi bir hal almıştı. Üç ay önce gayet kolay gibi görünüyordu, ama birdenbire her şey değişti. “Her şey nasıl da kötüye gitti!” Artık Velchaninov bu cümleyi sık sık tekrarlar […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Delikanlı

Daha fazla sabredemeyerek, hayat yolunda attığım ilk adımları yazmak için oturdum; ama bunu yapmasam da olurdu. Yüz yaşıma kadar yaşasam, bunu yapmaya bir daha oturmam. Hiç sıkılmadan kendi hakkında yazabilmesi için, insanın utanmadan kendine âşık olması gerekir. Beni de diğerlerinden ayıran, kendimi bağışlayabileceğim tek bir nokta varsa, o da okurumun beğenisini kazanmak için değil, tümüyle […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Budala

Kasım ayının sonlarında, karların ve buzların çözüldüğü bir gündü… Varşova-Petersburg treni, sabah saat dokuz sularında Petersburg’a yaklaşıyordu. Nem ve sis yüzünden hava karanlıktı, ortalık güçlükle seçilebiliyordu; vagonun penceresinden rayların on adım ötesini görebilmek çok zordu. Yolcuların arasında Rusya dışından gelenler de vardı. Ama en kalabalık vagonlar üçüncü mevkilerdi… Çoğu da uzaklardan gelmeyen iş adamlar ve […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Budala (Antik)

Karların eridiği bir günde, sabah saat dokuz sularında, Varşova treni Petersburg’a yaklaşıyordu. Kasım ayının sonlarıydı. Hava o denli nemli ve sisliydi ki gün zar zor aydınlanıyordu; vagonun pencerelerinden bakınca, hattın on adım sağında ve solunda neredeyse hiçbir şey ayırt edilemiyordu. En kalabalık olan, üçüncü mevki vagonlardı. Yolcular arasında yurt dışından gelenler de vardı; ama çoğu, […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Budala (İş Bankası)

Kasım sonlarında, karların eridiği bir sabahın saat dokuzunda Varşova-Petersburg treni hızla Petersburg’a yaklaşmaktaydı. Hava öylesine nemli, öylesine sisliydi ki, şafak bile güçlükle söküyordu; vagonların pencerelerinden rayların sağında solunda on adım ötesi zor görünüyordu. Yolcular arasında yurtdışından dönenler de vardı, ama daha çok üçüncü mevki vagonları kalabalıktı ve buradaki yolcuların hepsi de trene kısa süre önce […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Bir Yufka Yürekli

Aynı dairede çalışan iki genç, Arkadi İvanoviç Nefedoviç‘le Vasya Şumkof aynı çatı altında, aynı dördüncü katın aynı dairesinde oturuyorlardı. Kişilerden biri bütün adlarıyla anıldığı halde ötekinin neden yalnızca küçük adı ve soyadı ile anılmış olduğunu, yazar, okuyucuların böyle bir anlatım biçimini yakışıksız, hatta biraz senli benli saymamaları için anlatmayı gerekli görür. Ama bunun için daha […]

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – Beyaz Geceler

Nefis bir geceydi. Tıpkı gençlik devirlerimizdeki gibi bir geceydi aziz okuyucu. Gök o kadar yıldızlı, öyle açıktı ki, insan başını kaldırınca ister istemez, “Şu göğün altında çeşit çeşit hırçının, huysuzun bulunması mümkün mü?” diye sormaktan kendini alamıyordu. Bu soru da salt genç işi, burcu burcu gençlik kokan bir sorudur aziz okuyucum. Tanrı bu sorunun sizin […]