Kategori: Oyun-Tiyatro

Namık Kemal – Vatan Yahut Silistre

Nâmık Kemal (asıl adıyla Mehmed Kemal), 21 Aralık 1840’ta, dedesi Abdüllâtif Paşa’nın mutasarrıf olarak bulunduğu Tekirdağ’da doğdu. Aralarında sadrâzamlar, önemli konumlarda bulunmuş askerler, devlet adamları ve şairler de bulunan bir soydan gelmektedir. Babası, Pâdişâh I. Abdülhamid’in münec-cimbaşısı” Mustafa Âsim Bey, annesi kültürlü bir kadın olan Fatma Zehra Hanım’dır. Aile, dede Abdüllâtif Paşa’nın Afyon sancağı mutasarrıflığına […]

Federico García Lorca – Don Cristobita ile Dona Rositanın Acıklı Güldürüsü

(iki boru bir davul sesi duyulur, SİVRİSİNEK canının istediği yandan girer sahneye. SİVRİSİNEK anlaşılmaz bir yaratıktır; yan peri, yari cin, yarı böcek, özgür yaşamanın tadıni, Endülüs halkının büyülü, şiirli havasım veriyor, Elinde küçük, süslü bir boru var.) SİVRİSİNEK, Bayanlar, bir de baylar! Dinleyin hele! — Küçük, delikanlı, kapa çeneni… sen de, küçük hanım, otur yerine, […]

Moliere – Hastalık Hastası

HASTALIK HASTASI KİŞİLER ARGAN, hastalık hastası. BELİNE, Argan’ın ikinci karısı. ANGÉLIQUE, Argan’ın büyük kızı, Cleante’ın sevgilisi. LOUISON, Argan’ın küçük kızı; Angélique’in kız kardeşi. BÉRALDE, Argan’rn erkek kardeşi. CLÉANTE, Angélique’i seven delikanlı. MÖSYÖ DIAFOIRUS, hekim. THOMAS DIAFOIRUS, oğlu; Angélique’le evlendirilmek isteniyor. MÖSYÖ PURGON, Argan’a bakan hekim. MÖSYÖ FLEURANT, eczacı. MÖSYÖ BONNEFOI, noter. TOINETTE, hizmetçi kız. BİRİNCİ […]

Moliere – George Dandin veya Bir Koca Nasıl Rezil Edilir

GEORGE DANDIN Ah ah! Acayip meseledir bir soylu kızı. Benim evliliğim halinden memnun olmayıp bir soylunun evine kapılanmaya kalkan tüm köylülerin kulaklarına küpe olsun! Soyluluk iyi ve hatırı sayılır bir şey kuşkusuz, ama beraberinde gelen hal ve gidiş öyle tatsız ki yanından bile geçmemekte fayda var. Ağzım yandı ama tecrübe sahibi de oldum bu konuda […]

Aziz Nesin – Toros Canavarı

“Gülay, – Neler söylüyorsun ağabey, dedi, babamın polisle ne işi olurmuş? Mehpare Hanım, – Şimdi yüreğime inecek, dedi. Öyle bir adam ne yapar da polis tutarmış? Metin korkulu bir sesle, teker teker: – Gazeteler aylardanberi bir Toros Canavarı’ndan söz ediyorlar ya… – Eeee?.. – Evet?.. – İşte o Toros Canavarı babammış… Polis öyle söyledi. Yakalamışlar […]

Albert Camus – Sıkı Yönetim

Albert Camus, 1913 yılında Cezayir’de doğdu, babası işçiydi, annesinin okuma-yazması yoktu. Cezayir’de 1934 yılında evlendi. İki yıl sonra boşandı. Komünist parti üyesi oldu, ama 1937’de atıldı. İlk romanı Mutlu Ölüm, ancak ölümünden sonra yayımlandı. İlk gençlik yıllarında yakalandığı tüberküloz hiç peşini bırakmadı. Yayımlanan ilk romanı Tersi ve Yüzü’dür (1937). Arkadan peş peşe öteki romanları geldi. […]

Albert Camus – Ecinniler

Albert Camus, Dostoyevski’nin 1870/71 yıllarında yazdığı ünlüEcinniler romanını 1959’da oyunlaştırarak, ‘Théâtre Antoine’da kendisi sahnelemiştir. Bu yapıt, bir Dostoyevski uyarlaması olmakla birlikte, Camus’nün sanatsal-felseϐi yaratımları arasında önemli ve özgün bir yere sahiptir. Ancak, nasıl Camus bu yapıtını Dostoyevski’den almışsa, Dostoyevski de yapıtım kendi döneminin gerçek yaşamından almıştır. Bu nedenle, yapıtın dayandığı yaşamsal olgulara dönerek, gerek Dostoyevski’nin, […]

Moliere – Cimri

Valere — Nedir bu durum dilber Elise, neden böyle üzgün duruyorsunuz? Sevdiğinizi söyleyerek bana dünyaları bağışladınız diye mi? Yazık! Ben sevincimden ne yapacağımı bilemezken sizi dertli görüyorum. Söyleyin, beni mutlu ettiğinize pişman mı oldunuz? Belki de aşkıma kapılarak bana söz vermiştiniz, ona rnı pişmansınız yoksa? Elise — Hayır, Valere, sizin için yaptıkla rıma pişman olamam. […]

Moliere – Cimri (İş Bankası)

İnsanların öyle günleri, milletlerin öyle çağları var ki çözülmez düğümler birden çözülüverir, kurulmaz yapılar kurulur, yüzyıllardır kapalı kalmış kapılar birden açılıverir. Bir de bakarsınız Ferhat dağı delmiş, Arkhimedes buldum diye bağırmış, Kristof Kolomb Amerika’yı bulmuş, Sinan Süleymaniye’yi yapıvermiş. Bir insanın dehasıyla, bir rastlantıyla, bir mucizeyle olacak işler değil bunlar, eskilerin sandığı gibi. Öyle olmadığı şundan […]

Sophokles – Elektra

Elektra tragedyasına konu olan efsaneyi evvela Aiskhylos Agamemnon, Khoephoroi ve Eumenides adlı trilogyasında, sonra da Euripides Elektra adlı tragedyasında kullanmıştır. Bu iki Elektra’dan hangisinin önce yazıldığı kesin olarak bilinmiyor. Fakat bugün genellikle Sophokles’in Elektra’sının 420 senesinde, Euripides’in piyesininse 413’te temsil edildiği kabul edilmektedir. Homeros’ta lirik şiir ve tragedyada büyük bir rol oynayan Pelops oğullarının efsanesini […]

Eldar Ryazanov – Bu Hesapta Yoktu

Türkçenin Rus deyimlerini, halk dilindeki kıvraklığı, mizah anlayışlarını bize getirmek, bize mal etmek için çok daha elverişli olduğunu söyleyebilirim. Örneğin halktan bir kadın olan falcı Manyefa’nın tekerlemelerini “Gözlüye gizli yoktur… Görenedir görene, köre nedir köre ne? Bin bilsen de bir bilene danış… Kime niyet, kime kısmet… Göğe direk, denize kapak olur mu?” gibi deyişlerini İngilizce […]

Miguel De Cervantes – Yüce Sultan

La gran sultana Osmanlı İmparatorluğunun tüm görkemini gözler önüne seren bir sahneyle, Osmanlı padişahının cuma namazını kılmak üzere, yaya ve atlı altı bin yeniçeri eşliğinde Topkapı Sarayı’ndan Ayasofya’ya gidişiyle başlar. Tiyatro sahnesinin sınırlarını aşan Cervantes’in gözleri bir sinema kamerası gibi geçit törenini izlemeye gelen düzenli kalabalığın, geçit sırasında padişaha arzuhallerini sunmak için bekleyen halkın panoramik […]

Medea (Latince – Türkçe) – Seneca

Bir antikçağ aşkının kara çığlığıdır Seneca’nın Medea trajedisi; aldatılan bir kadın ruhunun bütün gizlerinin açığa çıkışı, tutkunun acıyla dansıdır. Aşk-nefret, vefa-ihanet, neşe-hüzün, merhametzalimlik, gibi birbirine karşıt, ama hepsi insana özgü duyguların eşzamanlı çarpışmasıdır; yüzyıllardır gürül gürül akan aşk ırmağının, ihanet kayalarına çarpışıyla yatağından fırlayışının ve kıyısında yeşeren her çimene, her çiçeğe acımasız yayılışının şiiridir. Önce […]

Mark Ravenhill – Alışveriş ve Sikiş

Kadıköy’ün yağmurlu ve puslu sokaklarında hazırlanan bu kitap sizi uçurumdan aşağı atabilecek güce sahip olabilir. Herhangi bir şekilde ve özellikle izinsiz olarak iktibas edildiğinde Kadıköy’ün o bilinen, serin ve rutubetli laneti, yıllar boyunca bunu yapanı takip eder, saçları dökülür, rüyasında sürekli olarak Kadıköy sokaklarından akın akın geçerek yıllık intiharlarını gerçekleştirmeye giden lemur sürüleri görür ve […]

Gotthold Ephraim Lessing – Yahudiler

Lessing’in tek perdelik oyunu Yahudiler bir gençlik yapıtı. 1749 yılında yazıldı. 1754 yılında ilk kez, Berlin’de çıkan yapıtlarının 4. cildinde yayınlandı. Ancak 13 Eylül 1775 günü Frankfurt’ta dünyada ilk kez sahneye çıktı. Bu oyunda Lessing, Baron gibi varlıklı ve eğitimli bir kişinin bile, düşüncesinin önyargıda donmuşluğunu konu eder. Oyun süreci içinde bu donmuşluğu çözer. Dolayısıyla […]