Kategori: Bilimkurgu

J. R. R. Tolkien – Hobbit (İthaki)

Topraktaki bir oyukta bir hobbit yaşardı. Solucan kuyruklarıyla ve sulu çamur kokusuyla dolu, iğrenç, pis, ıslak bir oyuk değil, oturacak veya yemek yiyecek bir yeri olmayan kuru, çıplak, kumlu bir oyuk da değil: Bir hobbit kovuğuydu ve bu da konfor demekti. Yeşile boyanmış, lomboz gibi yusyuvarlak ve tam ortasında parlak pirinçten bir kolu olan bir […]

J. R. R. Tolkien – Akallabeth ve Güç Yüzüklerine Dair

Aşağıdaki kısa tarihçe Silmarillion’u okumamış ya da aradan geçen zaman içinde unutmaya yüz tutmuş Altıkırkbeş okurları için hazırlanmıştır. Güneşin doğusuyla hesaplanmaya başlayan Güneş Yıllan’nın (GY) sonrasındaki İlk Çağ’ı özetlemeye çalışırken, geçen yılları aklınızda canlandırabilmeniz için, Robert Foster’ın bu konu üzerindeki bir çalışmasında verdiği yıllara uyduk. İşte kısaca, Yaratılış’ın İlk Çağı: ◊ Eä’nın [dünya, maddi evren) […]

J. K. Rowling – Çağlar Boyunca Quidditch

Şimdiye kadar tasarlanmış büyülerin hiçbiri, büyücülerin insan bedenindeyken herhangi bir yardım almaksızın uçmalarını mümkün kılmıyor. Kanatlı yaratıklara dönüşebilen birkaç Animagus uçmanın keyfini sürüyor, ama onların da sayıları çok az. Biçim değiştirme sonucu kendini bir yarasaya dönmüş bulan cadı ya da büyücüyse uçabilir, ama bir yarasanın beynine sahip olduğundan, daha uçmaya başladığı anda nereye gitmek istediğini […]

J. G. Ballard – Sınırsız Rüyalar Diyarı

Eğer Londra Havaalanı’ndan kalktıktan yalnızca on dakika sonra, yanan aracın Thames’a düşeceğini bilseydim yine pilot kabinine adımımı atar mıydım? Ama galiba daha o zamandan kurtuluşumu izleyen saatlerde gerçekleşecek olan tuhaf olaylara ilişkin karmaşık bir önsezi vardı içimde. Burada, bu nehir kıyısındaki terk edilmiş kasabanın merkezinde durup, yakındaki süpermarketin camlarındaki lime lime uçuş giysimin yansımasına bakarken […]

J. G. Ballard – Çarpışma

Vaughan dün son çarpışmasında öldü. Arkadaşlığımız süresince birçok çarpışmada ölümünü prova etmişti, ama bu, onun ilk gerçek kazasıydı. Arabası film yıldızının limuziniyle çarpışıp Londra Havaalanı’ndaki üstgeçidin korkuluklarını aşarak uçak yolcularıyla dolu bir otobüsün üstüne düşmüştü. Bir saat sonra polislerin arasından yol açarak ilerlediğimde, turistlerin ezilip sıkışmış bedenleri, güneşten akan kanlar gibi deri koltukların arasında uzanıyordu. […]

Brandon Sanderson – Steelheart

Steelheart’ın yaralandığını gördüm. On yıl önce oldu bu; sekiz yaşındaydım. Babamla birlikte, Adams sokağındaki First Union bankasındaydık. O zamanlar, İşgal’in öncesinde, eski sokak isimlerini kullanırdık. Banka çok büyüktü. Beyaz sütunların arasında, kırmızı halıyla kaplı açık bir alandan oluşan iç kısım, binanın derinlerine açılan geniş kapılara uzanıyordu. Sokağa çıkılan iki büyük döner kapının yanında, yanlara açılan […]

Isaac Asimov – Vakıf Dizisi #4 – İkinci Vakıf (İthaki)

Ansiklopedi’nin, Katır ve onun imparatorluğu hakkında anlatması gerekenler çok daha fazladır, ancak bunların hemen hemen hiçbiri mevcut konuyla ilgili değildir ve zaten çoğu da amacımıza göre sıkıcı kaçacaktır. Temelde, makale bu noktada, “Birliğin İlk Vatandaşının” –Katır’ın resmi unvanı– yükselişine neden olan ekonomik koşullar ve bunların ekonomik sonuçları ile uğraşmaktadır. Eğer, bu makalenin yazarı, bir hiçlikten […]

Isaac Asimov – Vakıf Dizisi #2 – Vakıf ve İmparatorluk(İthaki)

Bel Riose yanına muhafız almadan yolculuk ederdi, ki bu da Galaksi İmparatorluğu’nun sınırlarında yer alan ve henüz ıslah edilmemiş bir güneş sisteminde konuşlandırılmış bir filonun komutanı için hiç de saray kurallarına uygun bir davranış biçimi sayılmazdı. Ama Bel Riose genç ve atılgandı –duyarsız ve temkinli bir saray tarafından evrenin neredeyse sınırlarına gönderilecek kadar atılgan– üstelik […]

Isaac Asimov – Vakıf Dizisi #1 – Vakıf (İthaki)

Adı Gaal Dornick’ti ve Trantor’u daha önce hiç görmemiş olan sıradan bir taşra delikanlısıydı… daha doğrusu, gerçek hayatta hiç görmemişti. Çünkü onu hipervideoda defalarca görmüş, zaman zaman da –örneğin bir İmparatorluk Taç Giyme Töreni’ni veya Galaktik Konsey’in açılışını konu alan üç boyutlu haber bültenlerinde– devasa ekranlardan izlemişti. Mavi Akıntı’nın en uç kısmındaki yıldızlardan birinin yörüngesinde […]

Isaac Asimov – Vakıf #7 – Vakıf İleri (Erişilemez İmparatorluk)

Yugo Amaryl, “Sana tekrar söylüyorum, Harry,” dedi. “Dostun Demerzel’in başı iyice belada.” ‘Dostun’ sözcüğünü hafifçe vurgularken sesinde çok belirgin bir hoşnutsuzluk vardı. Hari Seldon onun sesindeki öfkeyi farkettiyse de aldırmazlıktan geldi. Tri-kompüterinden başını kaldırarak, “Ben de sana tekrar söylüyorum, Yugo,” diye cevap verdi. “Saçma bu.” Sonra oldukça hafif bir sertlikle ekledi. “Neden ısrarlarınla zamanımı alıyorsun?” […]

Isaac Asimov – Vakıf #6 – Vakıf Kurulurken (İmparatorluk Kurulurken)

Cleon esnemeye çalışarak, “Demerzel,” dedi. “Sen hiç Hari Seldon adında birinden söz edildiğini duydun mu?” İmparator tahta çıkalı on yıl kadar olmuştu. Resmi törenlerde gerekli haşmetli tavır ve kılıklara büründüğü zaman etkileyici oluyordu. Meselâ, arkasındaki duvarın oyuğuna yerleştirilmiş olan hologramında pek görkemli gözüküyordu. Bu üç boyutlu resim, atalarının holograflarının bulunduğu diğer bölmeleri gölgede bırakacak biçimde […]

Isaac Asimov – Vakıf #5 Vakıf ve Dünya

“Niçin yaptım bunu?” diye Golan Trevize kendi kendine sordu. Bu yeni bir soru değildi. Gaia’ya geldikten sonra bu soruyu sık sık sormuştu. Gecenin hoş serinliğinde uykusundan uyandığında kafasında küçük bir davul sesi gibi sessizce gümbürdeyen hep aynı soruydu: “Niçin yaptım bunu? Niçin yaptım bunu?” Şimdi ilk kez bu soruyu Gaia’lı, yaşlı Dom’a sorabildi. Dom, bu […]

Isaac Asimov – Vakıf #4 Vakıf’ın Sınırı (Galaksi Çöküyor)

Golan Trevize, Seldon Sarayının önündeki geniş basamaklarda durmuş, güneşte ışıldayan kente bakıyordu. “Tabii inanmıyorum!” Terminus suyun toprağa or Seldon’un dönüşünde bulunabilmek için birer davetiye koparmış olan sosyetik tiplere de aldırmıyordu. (Daha doğrusu Seldon’un hayalinin yeniden belirmesine tanık olmuşlardı.) Hepsi de gülüşüp konuşarak basamaklardan iniyorlardı. Seldon’un takdirini kazanmışçasına mutluydular. Trevize kımıldamıyor, kalabalık dalga dalga yanından akıp […]

Isaac Asimov – Vakıf #3 İkinci Vakıf (Gizli Tanrılar)

KATIR: Birinci Vakfın çöküşünden sonra Katır rejiminin yapıcı özellikleri şekillendi. Birinci Galaksi İmparatorluğunun tümüyle yıkılmasından sonra Katır ilk kez uzayın önemli bir bölümünü birleştirmeyi başardı. Genişlik bakımından gerçekten büyük bir imparatorluktan farksızdı bu. Çökmüş olan Birinci Vakfın ticari imparatorluğu, birbirlerine sıkıca bağlı olmayan, çeşitli topluluklardan oluşmuştu. Psikotarihsel kehanetlerin gözle görülmeyen desteğine karşın durum böyleydi. Birinci […]

Isaac Asimov – Vakıf #2 Vakıf ve İmparatorluk (Altın Galaksi)

BEL RIOSE… Riose kısa süren meslek yaşamında “Emperyallerin Sonuncusu” unvanını kazandı. Bunu hak da etmişti. Riose’nin kampanyaları incelendiğinde, strateji yeteneği bakımından Puerifoy’den farksız olduğu görülür. Belki de Riose adamlarını yönetme açısından Puerifoy’dan da üstündü. Galaksi Generalinin İmparatorluğun çökmeye başladığı günlerde dünyaya gelmesi, bir fatih olarak Puerifoy’un rekorunu kırmasını hemen hemen imkânsızlaştırdı. Ancak Vâkıfın karşısına dikildiği […]

Isaac Asimov – Vakıf #1 Vakıf (İmparatorluk)

PSİKO-TARİH UZMANLARI – HARI SELDON – …Galaksi Çağının 11 988’inci yılında doğmuş ve 12 069’da ölmüştür. Genellikle bu tarihler yerine şimdi kullanılan Vakıf Çağına uygun yıllar verilmektedir: 79 -1 V.Ç. gibi. Arcturus Bölümünde Helicon’da dünyaya gelmiş olan Hari Seldon, orta tabakadan bir ailenin oğludur. (Doğruluğu kuşku götürür bir efsaneye göre, babası bu gezegenin hidroponik seralarında […]