Toplumda özgürlükle aydınlatan düşünme’nin birbirinden ayrılamayacağını biliyoruz, (…) ne var ki, bu düşünme kavramının, somut tarihsel biçimlerden, iç içe geçtiği toplumsal kurumlardan daha az olmamak üzere, bugün her yerde meydana gelen gerilemenin nüvesini kendinde barındırdığını açık seçik görmüş olduğumuza inanıyoruz. Aydınlanma, bu gerileme momenti üzerinde düşünüp taşınmazsa, o zaman kendi kaderini tayin eder.” Max Horkheimer/ […]
Kategori: Siyasi
Hikmet Kıvılcımlı – 27 Mayıs ve Yön Hareketinin Sınıfsal Eleştirisi
Bugün, dünyanın her yerinde, Sosyalizm: Komünizme karşı alınmış bir tedbirdir; daha doğrusu, Elçi müşavirliği yapan bir eski Milli Birlik üyemizin deyimiyle: “Komünizme taşmayı önleyecek son bent”tir; herkesçe hoş görülen bir “ehveni şer: kötünün yeğ n iğ i” d i r. Ama bizim devletçiliğe kardırılan sosyalizm anlayışımızla, Batı’daki sosyalizm yapılışları arasında, en az Ortaçağla Modern çağ […]
Hikmet Çiçek – Dr. Bahattin Şakir İttihat ve Terakki’den Teşkilatı Mahsusa’ya Bir Türk Jakobeni
Bahattin Şakir, İttihat ve Terakki’nin en önemli üyelerinden, daha doğrusu önderlerinden biriydi. Hikmet Çiçek onun hakkında bir inceleme ortaya koyarak yakın tarihimize önemli bir katkı yapmış oluyor. Kendisine teşekkür borçluyuz. Ben burada İttihat ve Terakki üzerine bazı noktaları belirtmek istiyorum. Bunlardan ilki, İttihat ve Terakki’nin çok kötülenmi ş olduğudur. İttihat ve Terakki’nin hiç dostu yok […]
Attila İlhan & Hulki Cevizoğlu – Bütün Kaleler Zaptedilmedi
Genellikle “aşk şairi” olarak bilinen Attilâ İlhan, Ceviz Kabuğu programında* “toplumcu bir yazar ve düşünür” kimliğiyle Türkiye’nin içinde bulunduğu sorunları anlatınca, ülke çapında çok büyük dalgalanmaya neden oldu, büyük ilgi ve heyecan yarattı. Şiirleriyle milyonlarca insanın kalbine taht kuran, romanlarıyla toplumsal ve insanî duyarlılığın en derin örneklerini veren Attilâ İlhan, aynı zamanda Müdafâ-i Hukuk ve […]
Aslı Zengin – iktidarın Mahremiyeti (İstanbul’da Hayat Kadınları, Seks işçiliği ve Şiddet)
İstanbul’da Fuhuş ve Devlet ilişkisinin Kısa Tarihçesi; İstanbul’da fuhşun geçmişine dair ulaşabildiğim kısıtlı kaynaklar arasında Sevengil’in İstanbul Nasıl Eğleniyordu? adlı kitabı değerli bir yapıt. Bu kitap İstanbul’da 1453 ve 1927 yılları arası dönemin kapsadığı eğlence kültürüne bak^arak, insanların gündelik hayatlarını yaşayış biçimlerini ve toplum içinde kurmuş oldukları ilişkileri anlatıyor. Sevengil 16. yüzyılın sonlarına doğru, yani […]
Arthur Koestler – Militanlar
İnanç, hiç de akıl yoluyla edinilmez. Bir dizi mantıksal tümdengelimlerle bir kadma âşık olamaz, bir kilisenin içine giremezsiniz. Us, bir inanç aşamasını geçerli sayabilir, ama yalnızca iş işten geçtikten ve inanan, eylemiyle şimdiden inandığı şeye güdümlendikten sonra… İnanma, inanç değiştirmede, ama yalnızca her durumda ve koşulda, uzun süredir içine kapalı ruhun alanlarında olgunlaşan bir değişimin […]
Henry Kissinger – Diplomasi
O anki bir doğa kanunuymuş gibi, her yüzyılda tüm uluslararası sistemi kendi değerlerine göre yeniden biçimlendirecek kuvvet, irade ve entelektüel ve moral güce sahip olan bir ülke ortaya çıkmaktadır. XVII. yüzyılda Kardinal Richelieu’nün yönetimindeki Fransa, uluslararası ilişkilere, ulus-devlet kavramına dayanan ve nihai amaç olarak ulusal çıkardan güç alan modern yaklaşımı getirmiştir. XVIII. yüzyılda, Büyük Britanya, […]
Hasret Çomak – Dünya jeopolitiğinde Türkiye
Teorik Çerçeve Üzerine Genel bir kavram olarak “güç” bir iş yapabilme -etki yaratabilme- kapasitesini ifade eder 1. Bu etki yaratma hususunun sosyal bilimler alanında ele alınışı ise pozitif bilimler alanındaki örneklere nazaran büyük farklılıklar gösterir 2. Burada söz konusu olan bir “organizma” ile onun içine oturduğu çevre arasında bağlantı kurmaktır. Bu organizma herhangi bir sosyal […]
Stefan Zweig – Kurşun Mühürlü Tren
Eskicinin evindeki adam İsviçre, ufacık bir barış adası… Birinci Dünya Savaşının azgın dalgaları, habire kıyılarını dövüyor. 1916, 1916, 1917 ve 1918 yılları boyunca bu adacıkta hayat, heyecan dolu bir polis romanını andırır. İki ayrı kampa mensup diplomatlar, otellerin süslü salonlarında, birbirlerini tanımaz oluvermişlerdi. Daha düne kadar, ahbapça briç oynayan, karşılıklı eğlentiler düzenleyen, kendileri değildi sanki. […]
Hans Magnus Enzensberger – İç Savaş Manzaraları
Nesnel dediğimiz dil ve yaklaşım, –konu/sorun bizim üzerimizden tanımlanmış olsa dahi– nedenleri bizim ötemizde arayan –ve bulan– bir açıklama tarzıdır. Duygulardan, değer yargılarından arındırıldıkça mükemmelleşeceği –dolayısıyla “doğru”yu ifşa derecesi artacağı– varsayılan o nesnel yaklaşımla Enzensberger’in bu kitapta ele aldığı durum üzerine yazılmış olsaydı; herhalde “açıklanır” ve “anlaşılır” kılmayı başardığı oranda, o durumu normal karşılama ihtimalimizi […]
Hannah Arendt – Kötülüğün Sıradanlığı
“Beth Hamishpath” – Adalet Evi: Avazı çıktığı kadar bağıran mübaşirden yükselen bu sözlerle ayağa fırlıyoruz, işte hâkimler de geliyor. Başı çıplak, siyah cübbeli üç hâkim, yüksek kürsünün en tepesindeki yerlerini almak üzere, yan kapıdan mahkeme salonuna giriyor. Çok geçmeden sayısız kitapla ve bin beş yüzün üzerinde belgeyle kaplanan bu uzun masanın iki ucunda zabıt kâtipleri […]
Hanefi Avcı – Haliç’te Yaşayan Simonlar
Neden yazıyorum? Yazmak için kimsenin bir sebebi olmamalı. Okumak dünyada elzem olduğu halde, okumayan ülkemde yazmanın sebebi aranıyor, arıyoruz. İnsan kendine de soruyor: Neden yazıyorum? Neden yazmalıyım? Herkesin, bırakın kolayca, bin bir çabayla dahi gelemeyeceği bir noktadayım. Sayısını bilemediğim kadar çok olay içerisinde yer aldım, çok şey yaptım; ama yaptıklarımın bir kısmını yıktım ve tamamının […]
Şamil Tayyar – Operasyon Ergenekon
2006 yılında başbakanlığa imzasız bir mektup ulaştı. Mektuptaki satırlar okundukça gönderenin yakın tarihte emekli olan üst rütbeli bir subay olduğu anlaşılıyordu. Mektup imzasız olduğu için başlangıçta ciddiye alınmak istenmedi ancak iddialar, yakın tarihte yaşanan hadiselerle pazılın parçaları gibi kurgulandığında ortaya çıkan fotoğraf ürkütücüydü. Mektupta yazılanların gerçeklik payı çok yüksek gibiydi. Mektubun ilk satırları şöyleydi: “Özellikle […]
Haluk Yurtsever – Yükseliş ve Düşüş
Süreklilik ve Kopuş İçinde Marksizm ve Türkiye Solu’nu on yılı aşan sürgün döneminden sonra Türkiye’ye dönmeye hazırlandığım yaz aylarında yazmıştım. Kitabın birinci baskısı Ekim 1992’de Etki Yayınevi tarafından yayımlandı. Bu çalışmanın birinci bölümü, “Teorinin Gücü” başlığını taşıyor, “Devrim Teorisi”, “Eşitsiz Gelişme ve Tek Ülkede Komünizm”, “Evrensel Sınıf” ve “Proletarya Enternasyonalizmi” altbaşlıklarından oluşuyordu. “Türkiye Solu: Yükseliş […]
Haluk Yurtsever – Özgürlük ve Örgütlülük
Bu Önsöz’de, beni elinizdeki kitabı yazmaya, başka türlü değil de bu biçimde yazmaya iten siyasal yaşam deneyimimden kesitler sunacağım. Bir kitabın anlaşılmasında, metnin kendisini anlatma gücü kadar, yazarının nereden gelip nereye gittiğinin, nasıl yaşadığının, hangi arayışlar içinde olduğunun bilinmesinin de önemli olduğunu düşünüyorum. CHP eğilimli bir memurun çocuğu olarak, 27 Mayıs 1960’tan sonra siyasetle ilgilenmeye […]
Haluk Gerger – ABD, Ortadoğu, Türkiye
Bu kitabın ilk baskısı 2006 yılında Ceylan Yayınları tarafından yapıldı. O zamandan bugüne, Ortadoğu, Türkiye ve ABD içinde ve arasında önemli değişiklikler meydana geldi; isyanlar çıktı, içsavaşlar yaşandı, rejimler devrildi, yeni iktidarlar kuruldu, askerî müdahaleler yapıldı; kısacası, bölgede kartlar yeniden karıldı, kökenleri Birinci Dünya Savaşı’na dayanan statükoda büyük kırılmalar oluştu. Bütün bunları, kitabın bu basımına […]