James Bond’un yanında oturan Zarif Yaprak adlı geyşa eğildi ve genç adamı sağ yanağından öptü. Bond sert bir sesle: —Hile yaptın, dedi. Kazandığım takdirde beni dudaklarımdan öpecektin. Evin sahibesi Bayan Gri İnci, genç adamın sözlerini tercüme etti. Gri İnci Japon piyeslerindeki tipleri andırıyordu. Diğerleri kıkır kıkır gülüşerek geyşayı teşvik ettiler. Zarif Yaprak, kendisinden son derece […]
Kategori: Genel
Ian Fleming – Dr. No
Güneş, saat tam altıda Mavi Dağlar’ın arkasından battı. Mor dalgalar Richmond Yolu’na dalga dalga yayıldı. Böcekler ve kurbağalar gece konserlerine başladılar. Böceklerin sesi dışında, geniş ve boş cadde sessizdi. Gösterişli evlerin zengin sahipleri, çoktan evlerine dönmüşlerdi. Şimdi herhalde kanlarıyla konuşuyorlar, duş alıyorlar, ya da üstlerini değiştiriyorlardı. Yarım saat sonra cadde yine hareketlenecekti. Bu cadde Kingston’da […]
Ian Fleming – Ay Harekatı
İki 38’lik aynı anda patladı. Silah sesleri yeraltındaki atış galerisinin duvarları arasında boğuldu ve giderek söndü. Kısa bir süre sonra odada yine sessizlik hakimdi. James Bond, duvarlardaki vantilatörler tarafından bir anda emilen barut dumanını izledi. Biraz önce yaptığı atışı hatırlatan tek şey, şimdi sağ elindeki silahtı. Özel dedektif Golfunun topunu yana doğru açıp namlusunu yere […]
Ian Fleming – Altın Tabancalı Adam
Gizli Servis’in sırlarının çoğu, serviste çalışan en yetkili kişilerden bile gizlidir. Servis’in bütün sırlarını bilenler yalnızca M. ile yardımcısıdır. “Savaş Kitabı ” adıyla anılan ve en gizli sırları içeren dosyayı tutmak M.nin yardımcısının işidir. Her ikisinin de ölümü halinde, yerlerine gelecek kişilerin bu dosyayı inceleyeD rek Servis’in bütün gizli işlerini öğrenmeleri amaçlan • mıştır. Örneğin […]
Ian Caldwell, Dustin Thomason – 4’un Kurali
Haberciler, San Lorenzo’ya ölüm pahas na bile açmamalar gereken bir mektup, bir › › asilzadenin mektubunu götürüyorlardı. Mektup balmumu ile dört kez mühürlenmişti ve babamın çözmek için otuz yılını verdiği bir sırrı taş›yordu. Ancak o günlerde Roma’nın üstüne karanlık çökmüştü, onuru gelmiş gitmiş ve tekrar geri dönmemişti. Şistine Şapeli’nin tavanında hâlâ yıldızlı bir gökyüzü resmi […]
Iain M. Banks – Cebirci
Size anlatacak bir öyküm var. Bu öykünün pek çok başlangıcı ve belki de tek bir sonu bulunuyor. Ama öyle olmayabilir de. Sonuçta, başlangıçlar ve sonlar biraz da umulmadık şeylerdir; zaman içinde icat edilen birer olgu, birer cihazdırlar bir nevi. Bir öykünün tam olarak nerede başladığını söyleyebilmek mümkün mü? (Gerçekten bir hikâye tam olarak nerede başlar?) […]
Hüsnü Arkan – Ölü Kelebeklerin Dansı
Hüsnü Aksoy – Düş Ve Aşkın Gizemi
Sevgili dostum Fatmagül Berktay, bu denemenin genel bir değerlendirmesini yaparken, eleĢtirinin keskin ucunu denemenin içeriğini oluĢturan düĢün yaratıcı, aĢkın özgürleĢtirici yanlarına değil, bu temaların içinde oluĢtuğu, dönüĢtürülüp yeni biçimlerde sunulduğu söylemin ideolojik yanına yöneltiyordu. Berktay, dile iliĢkin bazı olumsuzlukların giderilmesinin yanı sıra, içeriğinin kimi olumsuz yanlarını da ortadan kaldıran bu eleĢtirisinin bir yerinde, Ģu yargıyı […]
Hüseyn Hilmi Işık – Şevâhid-ün Nübüvve; Peygamberlik Müjdeleri
İnsan için üç dürlü hayât vardır: Dünyâ, kabr, âhıret hayâtı. Dünyâda, beden rûh ile birlikdedir. İnsana hayât, canlılık veren rûhdur. Rûh bedenden ayrılınca, insan ölür. Beden mezârda çürüyüp, toprak olunca veyâ yanıp kül olunca, yâhud yırtıcı hayvan yiyip yok olunca rûh yok olmaz. Kabr hayâtı başlar. Kabr hayâtında his vardır, hareket yokdur. Kıyâmetde bir beden […]
Hüseyin Yurttaş – Kahraman Kazlar
Hüseyin Hilmi Işık – Kıymetsiz Yazılar
İslâmiyyeti bildiren kitâblar pek çokdur. Bunların içinde en kıymetlisi, İmâm-ı Rabbânînin üç cild (Mektûbât) kitâbıdır. Bundan sonra, Muhammed Ma’sûmun üç cild (Mektûbât) kitâbıdır. Muhammed Ma’sûm hazretleri, Mektûbâtın üçüncü cildinin onaltıncı mektûbunda buyuruyor ki, (Îmân, kelime-i tevhîdin Lâ ilâhe illallah ve Muhammedün Resûlullah iki kısmına birlikde inanmakdır). Ya’nî, müslimân olmak için, Muhammed aleyhisselâmın Peygamber olduğuna da […]
Hüseyin Haydar – Yıldız Tutulması
Ölüm bir ırmak gibi taşmadan önce Kristal bir yağmur kuşuydum Yurdum adanmış bedendi saf iyiliğe Çarpa çarpa dağıldı kanatlarım Işığında, acımasız ışığında yittim Konduğum yerlere tüyler bırakıyorum şimdi Anasonla, yaseminle, yıldız öbekleriyle Radyasyon yüklü kanımda yükselirsin Girer çıkarım tarihin evine günde üç kez G ünde üç yüz sala verilir intihar kulesinden Karanlık bir yerden gelen […]
Hüseyin Engin – Fuzuli; Yaşamı, Sanatı, Yapıtları
Fuzuli’nin şiiri hakkında en meşhur tezkirelerden Ahdi tezkiresi şu mütalaayı yürütmektedir: “Kendü tarzında muhter� ve tanyk-ı maanide mübdi’ ve şahid-i fikri elfaz-ı pak ile müzeyyen ve gün gibi came-i zerrin-i ma’na ile a’ yan içinde muayyen ve lisan-ı Tazide olan ebyatı, fusaha-yı Arata meşhur ve güftar-ı Nevai-ayini Türkan-ı Mogol yanında mezkur ve zeban-ı fürste o�an […]
Hüner Tuncer – Atatürkçü Dış Politika
Atatürk, Nutuk’ta, Samsun’a ayak bastığı 19 Mayıs 19 19 tarihinde, Osmanh İmparatorluğu’nun durumunu şöyle betimJemekteydi: “Osmanlı İmparatorluğu’nun içinde bulunduğu grup, Genel Savaş’ta yenilgiye uğramış, Osmanlı ordusu her yanda bozguna uğratılmış, koşulları ağır bir ateşkes imzalanmış, Büyük Savaş’ın uzun yılIarı boyunca, ulus yorgun ve fakir bir durumda … Ordunun elinden silah ve cephanesi alınmış ve alınmakta […]
Huseyn Hilmi Isik – Namaz Kitabi
Namâz kitâbını yazmağa E’ûzü Besmele okuyarak başlıyorum. Allahü teâlâya hamd olsun. Onun seçdiği ve sevdiği kullarına ve onların en üstünü olan Muhammed aleyhisselâma salât ve selâm olsun. O yüce Peygamberin temiz ehl-i beytine, âdil, sâdık Eshâb-ı kirâmının “rıdvânullahi teâlâ aleyhim ecma’în” her birine hayrlı düâlar olsun! Dünyâda iyi, fâideli şeyler, kötü, zararlı şeylerle karışıkdır. Se’âdete, […]
Huseyn Hilmi Isik – Menakib-i Cihar Yar-i Guzin
İnsan için üç dürlü hayât vardır: Dünyâ, kabr, âhıret hayâtı. Dünyâda, beden rûh ile birlikdedir. İnsana hayât, canlılık veren rûhdur. Rûh bedenden ayrılınca, insan ölür. Beden mezârda çürüyüp, toprak olunca veyâ yanıp kül olunca, yâhud yırtıcı hayvan yiyip yok olunca rûh yok olmaz. Kabr hayâtı başlar. Kabr hayâtında his vardır, hareket yokdur. Kıyâmetde bir beden […]