Kategori: Genel

William Shakespeare – Antonius ve Kleopatra

23 Nisan 1564’te Stratford-Upon-Avon’da doğan Shakespeare’in yaşamı hakkında bildiklerimiz kilise, mahkeme ve tapu kayıtları gibi resmi belgelerle çağdaşlarının onun kişiliği ve eserleri hakkında yazdıklarına dayanır. Hali vakti yerinde bir esnaf olan, aynı zamanda yerel yönetimde sulh hakimliği ve belediye başkanlığı gibi önemli görevler üstlenen John Shakespeare’in üçüncü çocuğu ve en büyük oğludur. Babasının maddi durumu […]

William Shakespeare – Cardenio

Shakespeare bilginleri aşağı yukarı üç yüz küsur yıldan beri, William Shakespeare ile John Fletcher’in [1] yazdıkları, kaybolmuş olan Cardenio adlı oyunu arıyorlardı. Bu oyunun 1613 yılında Kral I. James’in sarayında oynandığı biliniyordu. Bundan kırk yıl sonra, 1653’te, yazarları Shakespeare ile Fletcher olan Cardenio adlı bir oyun Kayıt Bürosu’nun defterine kaydedilmişti. Bu oyunun adı aslında Cervantes’in […]

William Saroyan – Yetmis Bin Suryani

William Saroyan, Bitlis’ten Amerika’ya göç etmiş Ermeni bir ailenin, orada doğan ilk ferdi olarak 31 Ağustos 1908’de Kaliforniya eyaletinin Fresno kasabasında dünyaya geldi. Bir Presbiteryen rahibi olan babası, Saroyan üç yaşındayken ölünce, annesi, Saroyan’ı ve üç kardeşini yetimhaneye vermek zorunda kaldı. Yetimhanede geçirilen beş yıldan sonra çocuklar annelerine kavuşarak Fresno’da yeniden bir araya geldiler. Eğitim […]

William Saroyan – Odlekler Cesurdur

William Saroyan, Bitlis’ten Amerika’ya göç etmiş Ermeni bir ailenin, orada doğan ilk ferdi olarak 31 Ağustos 1908’de Kaliforniya eyaletinin Fresno kasabasında dünyaya geldi. Bir Presbiteryen rahibi olan babası, Saroyan üç yaşındayken ölünce, annesi, Saroyan’ı ve üç kardeşini yetimhaneye vermek zorunda kaldı. Yetimhanede geçirilen beş yıldan sonra çocuklar annelerine kavuşarak Fresno’da yeniden bir araya geldiler. Eğitim […]

William S. Burroughs – Top

1940’lann sonunda orada yaşadığım dönemde. Mexico City, berrak, ışıl ışıl havasının yaranda, içinde daireler çizerek dönen akbabalara kan ve kum rengine oldukça uygun düşen özel bir mavi tonuna -kaba bir tehditkârlıktaki acımasız Meksika mavisi- sahip gökyüzüyle bir milyon kişinin yaşadığı bir kentti. Mexico City’yi, orayı ziyaret ettiğim ilk günden itibaren sevmiştim. 1949 yılında orası, geniş […]

William S. Burroughs – Ciplak Solen

Çıplak Şölen asla unutamayacağınız bir ziyafet. Bu olağanüstü roman güldürücü bir vahiy, cehennem boyunca bir korku treni gezisi, en garip gezegenin en garip insanlarına, kendimize yönelik bir sürek avı. Yazınsal başyapıtlardan, dehaların her satırına sindiği şeklinde bahsedilir ve bu hiçbir yerde Çıplak Şölen’deki kadar doğru değildir. Giriş sözcüklerinden, –komik, paranoit, düşsel, çılgın– eşsiz bir dünyanın […]

William Nicholson – Ruzgar Calgisi

Yabancılar geldiği zaman Manth halkı hâlâ avcılık günlerinde yanlarında taşıdıkları alçak, hasır duvarlı barakalarda yaşıyorlardı. Kubbe şeklindeki barakalar gelecekte zenginliklerinin kaynağı olacak tuz madeninin etrafında kümelenmişti. Bu, tuz mağaralarının üzerinde bugün durmakta olan büyük şehri inşa etmelerinden çok önceydi. Sıcak bir yaz günü, bir grup yolcu çöldeki düzlüklerden çıkageldi ve şehrin yakınlarında kamp kurdu. Hem […]

William Nicholson – Imparatorlugun Koleleri

Güneşli günlerde ada ana karadan görünürdü. Ağaçlarla kaplı dağ güneyde göğe doğru yükseliyordu. Balıkçı tekneleri bazen kayalık kıyılarının yakınından geçer; balıkçılar tepedeki harabelere bakar ama durmazlardı. Adada onlara göre bir şey yoktu. Kıraç topraklarında bir parça tozlu çimenden ve çatısız bir binanın etrafını çevreleyen zeytin ağaçlarından başka bir şey yetişmezdi. Üstelik adada fırtına çağırabilen büyücüler, […]

William Nicholson – Ates Sarkisi

Albard kimse tarafından keşfedilmeden, yıkıntıların arasında üç gün üç gece yattı. Yarı uyur vaziyette, hayaller gördü; kıpırdayamayacak, seslenemeyecek kadar güçsüzdü. Güneşin, sonra yıldızların üzerinden geçtiğini gördü. Üşüdü, çok üşüdü. O koca gövdesi açlıktan bir deri bir kemik kaldı. Ölmek üzere olduğunu, kurtulmak için yapabileceği bir şey kalmadığını biliyordu; istemiyordu da. Sadece bu kadar uzun sürmesi […]

William Morris – Hiçbir Yerden Haberler

1999 yılında ABD’de Dünya Ticaret örgütü’nün toplanbsıru protesto eden göstericiler ütopyaa yazariann ana hedeflerini sloganlaşbrm.ışlardı: “Başka bir dünya mümkün.” Bu hedef doğrultusunda ve “ekonominin yeni düzenlemeleri sayesinde bütün insaniann yaşam hakkına saygı göstermek zorunda” kalacak olan bir dünya adına Ocak 2005’te “Porto Alegre Manifestosu” nu imzaladığıru belirtiyor, Salvador Ailende’nin sosyalist hükümetinin danışmanı olarak da çalışan […]

William L. Shirer – Nazi İmparatorluğu 2 – Doğuşu, Yükselişi, Çöküşü

Münih anlaşmasına imzasını attığından on gün sonra —daha Sudetland’ın barışçı yollarla işgali tamamlanmamışken— Adolf Miller OKW Başkanı General Keitel’e çok gizli ve acele bir mesaj gönderdi. «1. Bohemya ve Moravya’daki Çek mukavemetinin tümünü kırmak İçin bugünkü durumda ne kadar takviyeye ihtiyaç vardır? 2. Yeni kuvvetlerin guruplanması ya da harekete geçirilmesi için ne kadar zaman lâzımdır? […]

William L. Shirer – Nazi İmparatorluğu 1 – Doğuşu, Yükselişi, Çöküşü

Nazilerin iktidarda bulundukları kısa sürenin ilk yarısında Almanya’daydım; orada çalışıyordum. Adolf Hitler’in, bu büyük ama aldatılmış ulusun diktatörü olarak iktidarını nasıl sağlamlaştırdığını, sonra bu ulusu nasıl savaşa ve istilâya sürüklediğini kendi gözlerimle gördüm. Buna rağmen yine de böyle bir kitabı yazmak istemezdim, eğer İkinci Dünya Savaşının sonunda tarihte o zamana kadar görülmemiş bir olay yer […]

William James – Faydacilik

Bay Chesterton, kendisinin “Sapkınlıklar” olarak adlandırdığı saygın makalelerinin önsözünde şunları söyler: “Kimileri insan hakkındaki en pratik ve en önemli şeyin hâlâ insanın evrene bakışı olduğunu düşünür. Ben de bunlardan birisiyim. Bir evsahibi için kiracısının aylık gelirini öğrenmek önemlidir, fakat kiracısının felsefesini öğrenmek bundan çok daha önemlidir. Yine, bir komutan için düşmanının niceliğini öğrenmek büyük önem […]

William J. Poweroy – Gerilla Savasi

Dünya siyasetinde devrimci silâhlı mücadele, yaklaşık olarak 30 yıldan beri önemli bir yer işgal etmiştir. II. Dünya savaşının patlamasından bu yana elliden fazla ülkenin halkı, kendilerinden esirgenen demokratik özgürlükleri elde etmek veya ulusal kurtuluşa kavuşmak için ya geniş, ya da sınırlı ölçüler içinde gerilla savaşına yahut başka türden silâhlı mücadelelere başvurmuştur. Bu olay dizileri içinde […]

William Hope Hodgson – Sinirdaki Ev

William Hope Hodgson’ın yirminci yüzyıl başlarında kaleme aldığı Sınırdaki Ev kültürel anlamda gömülmüş ve unutulmuş gizli bir hazinedir. Anaakım edebiyatı özellikle bu dönemlerde bünyesinde barındırmak istemediği korku, fantazya ve bilimkurgu içeren eserlerin üzerine bir avuç toprak atarak unutulmalarını sağlamaya çalışmıştır. Gerçekçi edebiyatın hüküm sürdüğü zamanda, sosyal gerçekçilik temalarına değinmediği ve politik bir duruşu olmadığı düşüncesiyle […]

William Golding – Yan Yana

Kimsenin doğum günümü kutlamak için bana hediye vermeye niyetli olmadığmı sezdiğimden, kendi hediyemi kendim aldım! Gemide parayla alınabilecek her şeyi satan tek kişiden, veznedar Bay Jones’dan aldım elbette ki. Geminin karnındaki tiksindirici kokudan kurtulmanın sevinciyle güverteye çıktığımda, dostum ve geminin birinci subayı Charles Summers’a rastladım. Elimdeki defteri görünce gülmekten kendini alamadı. “Ah, Edmund, gemideki herkes […]