Inci Aral – Erkek Olu Kuslar

Ölü Erkek Kuşlar, bir kadının birine tutkulu bir aşk, ötekineyse köklü bir sevgi ve evlilik bağıyla bağlandığı iki erkek arasındaki bölünmüşlüğünü konu edinirken, bu üç kişinin çocukluktan kadın ve erkek olmaya giden yolda kurallar, öngörmeler, koşullandırmalarla biçimlenişlerini irdeliyor. Bir kadın ve iki erkek arasındaki ilişkilerin hem bireysel ve toplumsal yargıların içinde barındırdığı katılık ve şiddet […]

İnan Çetin – Uzun Bir Ömür İçin Uzun Bir Elbise

“Anlatacaklarımın hoş şeyler olduğunu söyleyemem, ancak uzun süreden beri suskunum, bu da pek hoş sayılmaz.” Odada uzun bir sessizlik oldu. Bunca yıldır belleğine ağırlık veren her neyse yavaş yavaş gözlerine çöküyor, yaşlı insanlarda pek rastlanmayan bir hız, bir esneklikte yüzünü sık sık ışığa dönüyordu. Beni ona en fazla yakınlaştıran şey neydi, şimdi tam olarak söyleyemem […]

İnan Çetin – Kureyş’in Kurtları

Dedem i flah olmaz bir hayalci, iyi bir masal anlatıcısıydı, ama tümüyle gerçekdışı bir hikaye anlatacak son kişiydi. Onun yarı gerçek yarı hayali bir varlık olduğunu düşündüğüm yılların üstünden neredeyse yarım yüzyıl geçmiş. Belki bu yüzden, şimdi ben de onun gibi akıl almaz hikayeleri seviyorum; güzel taş evleri, birbirinden güzel hayvanları, her yıl değişen meyve […]

İnan Çetin – İçimizdeki Şato

Bu öykü İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi hocalarından H. T.’ye adanmıştır. Meraklı okurlar, üniversiteden bu değerli hocanın kim olduğunu öğrenebilirler. Yanılmıyorsam, önemli bir günün arifesindeydik. H. T. erken çıkacağını, biraz dolaşıp sonra da birlikte akşam yemeği yiyebileceğimizi söyledi. Üniversiteden çıkıp deniz kıyısına indiğimizde H., “Önceki gün, Esme bana geldi” dedi. “Üstünde, dudaklarının renginde bir elbise. Gözleri […]

Imre Madach – Insanin Trajedisi

Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olarak kurulan Tercüme Kurulu, dünya klasiklerinin büyük bir bölümünü dilimize (ve kültürümüze) kazandırmıştı. Daha sonra Kültür Bakanlığı’na bağlanan bu kurul, yabancı edebi ve bilimsel eserlerin dilimize çevrilmesi ve yayımlanması yolundaki çalışmaları sürdürmüştür. Doğu ve özellikle Batı dillerinden yapılan çevirilerin ulusal kültürümüze değerli bir katkı sağladığı bir gerçektir. Bu çeviri çalışmaları arasında […]

Immanuel Wallerstein – Amerikan Gücünün Gerileyişi

11 EYLÜL 2001 Amerikan tarihinde dramatik ve şoke edici bir andı. Ama tanımlayıcı bir an değildi. Çok önceleri başlamış ve daha otuz kırk yıl sürecek olan bir yörünge içindeki, kaotik bir dünyada ABD hegemonyasının gerilemesi adını verebileceğimiz uzun bir dönem içindeki önemli bir olaydı sadece. Bu şekilde ifade edildiğinde, 11 Eylül birçok kişinin inkâr ve […]

Immanuel Kant – Saf Aklın Eleştirisi

De nobis ipsis silemus: De re autem, quae agitur, petimus: ut homines eam non Opinionem, sed Opus esse cogitent; ac pro certo habeant, non Sectae nos alicuius, aut Placiti, sed utilitatis et amplitudinus humanae fundamenta moliri. Deinde ut suis commodis aequi … in commune consulant … et ipsi in partem veniant. Praeterea ut bene sperent, […]

Immanuel Kant – Pratik Usun Eleştirisi

Kant’ın düşüncelerini, bütün ayrıntılarıyla sergilemek, yorucu, direnici, kılı kırk yararcasına irdeleyici bir çalışmayı gerektirdiği gibi, bu alanda yeterli bir bilgi birikimini de varsayar. Avrupa düşüncesini yüz elli yılı aşkın bir süredir derinlemesine, genişlemesi etkileyen, birçok felsefe öğretisinin doğmasına yol açan bir bilgeyi anlamak da, anlatmak da kolay değildir. Kant, Avrupa felsefesinde, bir doruktur. Bu doruğa […]

Immanuel Kant – Pratik Aklın Eleştirisi

Pratik aklın teorik akıl ile koşutluğu bu Eleştiriye Sa f Pratik Aklın Eleştirisi adını vermeyi gerektiriyor gibi görUnse de, bu Eleştirinin neden yalnızca Pratik Aklın Eleştirisi diye adlandırıldığını bu yazı yeterince aydınlatıyor. Yapması beklenen, yalnızca sa f pra – t i k aklı n varolduğun u ortaya koymaktır; bu amaçla aklın bütün pratik yetisini eleştiriyor. […]

Knut Hamsun – Dünya Nimeti 1

Bataklıklardan geçerek ormana giren bu uzun patikayı kim mi açtı? O adam, buralara gelen o ilk insan açtı. Ondan önce bu yol yoktu henüz. Sonraları bazı hayvanlar; bataklıklardan, çamurlu topraklardan geçen bu belli belirsiz izleri takip ettiler ve onları daha görünür hale soktular; aradan zaman geçti, bazı Lâponlar bu keçiyolunun farkına vardılar ve ren geyiklerine […]

Knut Hamsun – Açlık

Yumruğunu yemedikçe kimsenin bırakıp gitmediği o garip şehirde, Kristiania’da aç sefil sürtüyordum o günlerde… Tavan arasında uyanık yatıyordum, alt katta bir saatin altıyı vurduğunu duydum. Hafif aydınlanmıştı ortalık, insanlar merdivenleri inip çıkmaya başlamışlardı. İlerde, eski “Morgenbladet” gazeteleri döşeli oda kapısında Fenerler işletmesinin bir ilanını görebiliyordum; onun biraz solunda iri siyah harfli bir ilanda fırıncı Fabian […]

Kızlarağasının Piçi – Reşat Ekrem Koçu

Bu yazıları, tarihi istismar niyetiyle yazmadım. Bunlar, tarihten çıkarılmış küçük küçük sahneler, portrelerdir. Modeller hakikidir, şahıslar uydurma değildir. Hadiseler, yazdığım gibi cereyan etmiştir. Fakat bunlar, bir fotoğrafla çekilmiş değil, fırça ve boya veyahut kalemle yapılmış resimlerdir. Öyle zannediyorum ki, bu resimler, gençler ve halk için faydalı olabileciği gibi “cemiyet ilmi”nin de işine yarayabilecektir. Soğuk, rüzgârlı […]

Kiyohiro Miura – Oğlum Zen Keşişi Olmak İstiyor

Oğlum bana Keşiş olmak istediğini ilk kez söylediğinde şaşırmıştım, ilkbaharın başlarında bir Pazar sabahıydı ve her zamanki gibi zazen(zen meditasyonu ) yapmaya gidiyorduk. Yeni okul dönemi başlamak üzereydi ve oğlum daha yeni üçüncü sınıfa geçecekti. Yürürken başını kaldırıp bana baktı ve dedi. “Baba, lütfen rahibe bunu sor,” dedi. İlk defa bu şekilde birşey istiyordu. Genellikle […]

Kierkegaard – Korku ve Titreme

İbrahim’in oğlu İshak’ı kurban etmek için dağa yolculuğuna ilişkin Tevrat’taki öykü çok farklı şekillerde yorumlandı. Erken dönem Hristiyan Kilisesi tarafından iman ve itaatin kutsanması amacıyla kullanıldı. O zaman İbrahim ve onun Tanrı’nın isteğine tereddütsüz itaatine odaklanılıyordu. Musevî kültüründe daha sonraları bu öykü Tanrı’nın merhametini istemek için kullanıldı: Melek; “elini çocuğun üstünden çek, senden ona hiç […]