Kategori: Genel

Eren Erdem – Nurjuvazi

16.05.1998 Yılında Amerikan Senatosunda 41 oy’a karşı 375 oy ile kabul edilen bir tasarı ile, küresel manşetler değişmişti.(Bkz. Cumhuriyet / 16. 05.1998) İlgili tasarıya göre, ABD senatosu “Dine baskı yapan ülkelere yaptırım uygulanması” yönünde bir taslak söz konusu hale geldi. İlgili taslağa göre “dine baskıyı izleme bürosu” kurularak, belirli aralıkla çeşitli toplantılar yapıldı. İlk toplantıda […]

Eren Erdem – Abdestli Kapitalizm

Aydınlanmadan bahsetmek için karanlığı deneyimlemek gerekir. Karanlığı, haddince deneyimlemiş ruhların ürettiği aydınlanma, kalıcı ve esenleştiricidir… Tarih, dindarlık maskesiyle üzeri örtülmüş putperestliğin ürettiği yıkım ve hezeyanları fazlaca kaydetmiş ve toplum vicdanına sunmuştur. Bizim ifade ettiğimiz bazı gerçekler, bizzat tarihin insanlık vicdanına sunduğu hakikatlerin ta kendisidir. Bu bağlamda, gerçeklere muhtaç kitlelerin bu açlığını bastırma sevdasıdır yaptığımız… Gayya […]

Erdoğan Merçil – Kirmân Selçukluları

Kirman’ın coğrafi durumu: Selçuklular’ın hakim oldukları ve hanedanın bir kolunun hüküm sürdüğü bölgelerden birisi Kirman’dır. Kirman; İran’ın güneyinde bir eyalet ve bu eyaletin bugün merkezi olan şehrin adıdır. İsminin doğru şekli Kerman olmakla beraber, şimdi genellikle bu eyalete Kirman denilmektedir. İran’ın büyük merkezi çölünün, yani Deşt-i Lut’un güney-batısında bulunan Kirman eyaleti, doğuda bozkırlar ve Mekran’dan […]

Erdoğan Merçil – Gazneli Mahmûd

XI. yüzyılın ilk yarısının büyük Müslüman – Türk devletlerinden birisi ol.ın Gazneliler’in kuruluşu sırasında Samin.t Devleti (819-1005) ile müşterek bir kaderi mevcuttu, lY.ı devletin içinden çıkmıştı. Devlete adını vermiş olan Gazne şehri, her ne kadar Simini toprakları içinde değilse de, sonradan geliştikleri saha bu devletin mirası üzerinde bulunmaktaydı. Gazne bugün Afganistan Devleti hudutları içinde olup, […]

Erdoğan Çınar – Dergahın Sırrı

Hacı Bektaş Veli Dergâhı uzun ömründe, çok badireler yaşamış her defasında, bir canlı refleksi ile dışardan gelen tehditlere karşı kendisini ustalıkla, metanetle, sabırla savunmuş ve zamandan zamana, iklimden iklime geçerek kendisini hiç bilmediğimiz bir geçmişten bu güne taşımayı bilmiş eşine az rastlanır bir mabettir. Bu ünlü Alevi Dergâhı bir sırlar mektebidir. Bu gizem okulunun müfredatı […]

Erdogan Tucan – Kaybolan Cocuk

Kaç sabahtır pencerenin önüne konan kumruları seyrediyordu Zeynep. Bugün biraz daha erken kalkıp pencereyi açtı. İçeriye üşüten bir hava akın etti. Ufaladığı ekmek parçalarını pencerenin kenarına sıraladı. Beyazlara gömülmüş bahçeyi ve yoldan geçenleri seyretmeye daldı. Kollarını ovuşturdu. Üşümüştü. Pencereyi kapatıp, tül perdeyi çekti. Başını yastığa dayayıp ağaçları seyretmeye başladı. Elindeki güğümü zorla taşıyan sütçü teyzenin […]

Erdogan Tucan – Kanarya

Eminönü’ne kar serpiştiriyordu. Kaldırım ve caddelerdeki kalabalık sürekli artıyordu. İskeleden yolcusunu almış Kadıköy vapuru uzunca bir düdük eşliğinde ayrıldı. Bacasından kara dumanlar bırakarak ilerledi. Martılar, akşamın karanlığında süzüldü. Kestaneci, şekerci, gazeteci, köfteci ve balıkçının sesi yankılanıyordu. Kısacası günün yorgunluğunu taşıyan insanlar otobüse, tramvaya ya da vapura ulaşıp bir an önce evlerine varma telaşındaydılar. Sultan Ahmet […]

Erdinc Babacan – Nasreddin Hoca’yi Nasil Bilirdi

1208 yılında Sivrihisar’a bağlı Hortu köyünde doğmuş, 1284’de Akşehir’de vefat etmiştir. Türbesi Akşehir’dedir. İlk tahsilini doğduğu köyde imam olan babası Abdullah Efendi’den yaptı. Daha sonra Sivrihisar ve Konya medreselerinde ilim öğrendi. Tahsilini tamamladıktan sonra babasının yerine köyünde imamlık yaptı. Bu vazifeden başka kadı yardımcılığı ve medrese hocalığı da yapan Nasreddin Hoca, tasavvuf ilmini Seyyid Muhammet […]

Erdem Katırcıoğlu – Bir Satanistin Anıları

Ve Tanrı insanı kendi suretinde yarattı, onu Tanrı’nın suretinde yarattı; onları erkek ve dişi olarak yarattı. (Kitabı Mukaddes: Tekvin 1:27) Tanrı yarattığı bu çifti Aden’de bir bahçeye koydu. Onlar bahçedeki her ağacın meyvasını yiyecekler, ancak bahçenin ortasındaki bir ağacın meyvasına el sürmeyecekler, ondan yemeyeceklerdi. Çünkü Tanrı, o ağacın meyvasından yedikleri zaman öleceklerini söylemişti onlara. Ama […]

Erdem Demirtaş – Ortadoğu’da Devlet ve İktidar

TUNUSLU Muhammed Buazizi, 26 yaşında yeni mezun, genç bir mühendisti. Eğitimine uygun bir iş bulamadığından, evine ekmek götürebilmek için sokaklarda meyve-sebze satıyordu. Daha önceleri, tezg3.hına birkaç kez polis tarafından el konulmuştu. 17 Aralık 2010 günü polis Buazizi’nin tezgahına yeniden el koymak istedi. Buazizi karşı koymaya çalıştıysa da başarılı olamadı. Polisten hakaret gördü ve dayak yedi. […]

Erdal Sarizeybek – Yahuda

– Komutanım yardım et! Gün doğumuyla başlayan çatışma beş saattir sürüyordu, aralıksız. Irak’tan gelen teröristler Meşelik, Leylek Dağı, Dereyanı ve Konur istikametinde dört koldan Aktütün’e saldırıyordu. Şehitlerimiz vardı. Meşelik bölgesinde ise, bir asker sürekli çağrı yapıyordu, komutanım yardım et, diyerek. Gidemiyorduk yanına. Teröristler karşısında tek başına kalmıştı, yanındaki iki asker şehit ve kendi yalnız. – […]

Erdal Öz – Havada Kar Sesi Var

Varlık Yayınları arasında çıkması dileğiyle İstanbul’da kendi elimle götürüp bıraktığım öykülerimin basılmayacağım anlayınca oturup bir mektup döşenmişim Yaşar Nabi’ye Ankara’dan; öykülerimi, küstah bir dille, geri istemişim. O da, eksik olmasın, elyazısıyla —evet, hem de elyazısıyla— sarı bir defterde topladığım o öyküleri hemen adıma postalamış. Ardından da Varlık dergisinde, adımı bile anmadan, bir başyazı döşenmiş bana: […]

Erdal Öz – Gülünün Solduğu Akşam

O günlerden bende kalanları toparlayıp yazarken ‘Pal Sokağı Çocukları’ adlı o pek sevdiğim çocuk romamnı yeniden okuyor gibi oldum. Bütün inançları, olanca sevimlilikleri içinde, ellerini kana bulamaktan özenle kaçman; hele ‘kır gerillası’ serüvenini, sanki dağda kamp kurmuş korkusuz bir izci topluluğu olarak yaşayan bu gözüpek çocuklara karşı büyüklerin çok acımasızca davrandığını da öfkeyle belirtmekten kaçmmadım. […]

Erdal Oz – Yaralisin

‘Bir ulus, destanı kadar ulustur’ sözünün üstünde önemle durmak gerek. Sanatı, kültürü, romanı kadardır ulus. Ulusların uygarlığıyla romanı arasında bir orantı kuruyorlar. Roman bazı düşünce adamlarına göre kültürü simgeliyor. Doğru yanlış, bugünlerde roman gittikçe önemini artırıyor. Tam, bazıları roman öldü derken, roman çağımızda gittikçe önemini artırıyor. Güney Amerika’da dövüşe ilkin roman başladı dersek yanlış söylemiş […]

Erdal Atabek – Kirmizi Isikta Yurumek

En küçükleri 9, en büyükleri 16 yaşında olan 33 Çernobil Çocuğu… Kiev’den geliyorlar. Çernobil’de patlayan nükleer santral felaketinde yüksek dozda radyasyon alarak hastalanan çocukların bir bölümü. Sürekli tıp denetimi altında tutuluyorlar. Gelecekleri belirsiz. Önlerindeki yaşama süresini doğru kestirmek bile pek olası değil. Artık çevre değiştirmek mi demeli, moral gezisi mi demeli, son istek mi demeli, […]