Manly P. Hall – Rüya Sembolizmi

İnsanın yeryüzündeki başarısının ilk şafağından bu yana rüyalar kaydedilmiştir. Eski ve ilkel toplumlar arasında rahiplerin ya da halkların ruhani liderlerinin bir görevi de rüyaların yorumlanmasıydı. Bu medeniyet topluluklarında, rüyanın gerçek bir psişik fen o men olarak görüldüğü ve bir anlamı olduğunun varsayıldığı anlaşılmaktadır. Anlam, bu halklar için, daha ziyade gerçeğe dayalı bir durumdu. Günlük uğraşlarla […]

Manfred Kuehn – Immanuel Kant

Borowski, Ludwig Ernst (1740- 1 832), Kant’ın ilk öğrencilerindendir; hayatı boyunca onunla arkadaş kalmıştır. Kant’ın sonraki yıllarında Borowski, Prusya Lutheran Kilisesi’nde yüksek bir mevkideydi. Kant’ın son yıllarında onun akşam yemeklerine sık sık katılmıştır. Kant hakkındaki üç “resmi” biyografiden birini yazmış, ama cenazesine katılmamıştır. Baczko, Adolph Franz ]oseph von (1756-1823), Kant’ın yetmişli yıllardaki bir öğrencisi (ve […]

Deleuze – Nietzsche ve Felsefe

Nietzsche’nin genel tasarısı felsefeye duygu ve değer kavramlarını yerleştirmeye çalışmaktadır. Şüphesiz çağdaş felsefe büyük ölçüde Nietzsche’den beslendi ve besleniyor ama bu pek de onun istediği biçimde olmasa gerek. Nietzsche duyular ve değerler felsefesinin bir eleştiri olması gerektiğini hiç saklamadı. Kant gerçek eleştiriyi getirmedi çünkü eleştiriyi bir “değerler sorunu” olarak “değerler”in kendisine yöneltmedi. Nietzsche’nin felsefesinin devindirici […]

Debbie Macomber – Küçük Mucizeler Dükkanı

” – Karen Alfke LYDIA HOFFMAN Blossom Sokağı’ndaki boş dükkânı görünce aklıma hemen babam geldi, Babamın çocukluk yıllarımda işlettiği bisikletçiyi anımsamıştım. Rengârenk çizgileri olan tentenin gölgesindeki büyük camlar bile anılarımıdakilerin aynısıydı. Kapının önünü annemin elleriyle diktiği camgüzelleriyle dolu saksılar süslerdi, ilkbahar ve yazda camgüzelleri, sonbaharda kasımpatılar, Noel’de de parlak yeşil ökseotları vitrinimizin önünü renklendirirdi. Ben […]

Dean Ray Koontz – Göz Ucuyla

KENDİSİNİ hızla yayılan kanserden kurtarmak için, cerrahların ameliyatla gözlerini çıkarmak zorunda kaldıkları Bartholomew Lampion, üç yaşında kör olmasına ve gözlerinden yoksun kalmasına karşın, on üç yaşına geldiğinde, görme yeteneğini yeniden kazandı. Ama on yıllık karanlıktan kurtularak aniden ışığa kavuşması kutsal bir şifacının elleri sayesinde olmamıştı. Tıpkı doğumu gibi sessiz sedasız gerçekleşen bir olaydı bu. İyileşmesine […]

Dean R. Koontz – Yaratığın Gözyaşları

Budalaların Şu Eski, Pis Meyhanesi… Bildiğin gibi düş bir nehre benzer Akarken durmadan değişir. Ve düşü gören sadece bir teknedir Nehri, gittiği yere doğru izler. Geride ne olduğunu öğrenmeye çalışmak Ve ileride sizi neyin beklediğini hiçbir zaman bilmemek Her günü, sadece iki kıyı arasında kalmaya çalışmak için Sürdürülen devamlı bir savaşa dönüştürür. «Nehir» («The River») […]

Day Leclaire – Son Aday

EŞ ARANIYOR ! Çiftçi bir kadın acilen bir erkek arıyor! Başvuracakların aşağıdaki özelliklere sahip olması gerekmektedir: 25-45 yaşları arasında olmak ve kalıcı bir ilişki istemek. Nazik ve yumuşak karakterli olmak tercih sebebidir. Çiftçilik tecrübesine sahip olmak. At binmek, işçilere adil davranmak, sürü gütmek v.s…. Ve inatcı bir bankeri memnun edecek konularda bilgi birikimine sahip olmak. […]

Davut Aydüz & Latif Erdoğan – İki Çarpıtma Örneği

Yazar, Fethullah Gülen’i her ne pahasına olursa olsun siyasal İslâm’ın içinde göstermek niyetiyle, Bediüzzaman’ı İslamcı ve Fethullah Gülen’i de O’nun devamı gibi takdim ediyor. Mümtazer Türköne’den iktibaslarda bulunarak ve kendi düşüncelerini iktibasta bulunduğu kişilerin düşünceleri içine karıştırıp, sanki bunların düşünceleriymiş gibi aktarmada beis görmeme canbazlığı yaparak, Said Nursî’yi, ‘Namık Kemal ve Ali Süavi ile başlayan, […]

David Whitaker – Doktor Kim #1 – Doktor Kim ve Dalekler

Sonunda arabayı durdurup sisin içine iyice gömüldüm. Barnes Common’m en tenha bir yerinde bulunduğumu biliyordum. Ev sahibim kadın akşam yemeğimi mutlaka hazırlamıştı, ama beni bekleyen sıcak odam Yeni Zelanda kadar uzaktaymış gibi görünüyordu. Paddington’daki evime yürüyerek ne kadar sürede gidebileceğimi merakla düşündüm. Ama kendi kendime sorduğum bu soruya verdiğim cevap da beni neşelendirmek için yeterli […]

Manastirli Mehmet Rifat Bey – 93 Harbi Faciasi

Tarih daime gelişme ve değişme gösteren bir süreçtir. Bundan dolayı tarih kavramı ve kapsamı yıllardır tartışıla gelmiştir.[1] Bu tartışmalar arasında nelerin tarihin konusu olduğu hep muğlâk kalmıştır. Son dönem tarihçilerinin vardıkları aşağıda alıntılayacağım şu yargının doğruluğu bize göre bir hakikattir. Bir olayın tarihin konusu olabilmesi için, o olayın toplum hayatına birinci derecede tesir etmesi ve […]

Mal Peet – Elspeth Graham – Kış Mevsiminin Oluşumu

Dünya yüzeyinin çok çok aşağısında başka bir . J*_J dünya vardı. Bu dünya üzüntünün rengine sahipti. Ormanları ve çiçekleri, kül kadar griydi. Buzlu nehirleri hiç ses çıkarmadan akardı. Yakılan ateşlerin alevleri gri ve soğuktu. 3 Bu renksiz bir dünyaydı. Burası ölülerin ruhlarının yaşadığı Yer Altı Dünyası’ydı. Yer Altı Dünyası’nın hükümdarı ve ölülerin tanrısının adı Hades’ti. […]

Maksim Gorki – Yirmialtı Adam ve Bir Kız

Bir kere sonbaharda çok can sıkıcı, tatsız bir iş geldi başıma: Yabancı olduğum bir kentte meteliksiz, yersiz yurtsuz buluverdim kendimi. ilk birkaç gün üstümde başımda satabileceğim ne varsa satıp kentin Ustye adı verilen uzak bir bölgesine gittim. Gemi iskelelerinin bulunduğu, yazın an kovanı gibi işleyen bu bölgede in cin top oynuyordu şimdi. Ekimin son günleriydi […]

Maksim Gorki – Klim Samgin’in Yasami (4. Cilt)

Berlin onu hiç de konuksever bir biçimde karşılamamıştı: Petersburg’dan alışkın olduğu grimsi, hafif bir yağmur çiseliyor, garın hamalları grev yapıyordu. Klim iki ağır valizi kendi başına taşımak, yeraltı geçitlerinden öfkeli insanların arasında yürümek, onlarla birlikte merdivenleri tırmanmak zorunda kalmıştı. Çoğunlukla uzun boylu ve şişman olan insanlar, söyleniyor, homurdanıyor, umursamadan birbirlerine yükleriyle çarparak ve göründüğü kadarıyla […]

Maksim Gorki – Klim Samgin’in Yasami (3. Cilt)

Anfimyevna, evin odalarında yorgun bedeniyle ağır ağır dolaşıyordu. “Gömdüler mi? İşte…” diye anlaşılmaz bir biçimde homurdandı ve yatak odasına girdi; Klim oradan yaşlı kadının renksiz sesini işitiyordu: “Yegor’la ne yapacağımı bilemiyorum. İçiyor da içiyor. Çar’ın ailesine acıyor, dizginleri iyice bıraktı.” Samgin çay istedi ve çalışma odasının kapısını kapatarak ortalığı dinledi. Dışarıda insanların ayaklarını vuruşları ve […]

Maksim Gorki – Klim Samgin’in Yasami (2. Cilt)

Klim Samgin Spivak’a sergiyi ve fuarı anlatırken, yaşadıkları şaşkınlığın yalnızca belleklerinde kaldığını, duygunun ise kaybolup gittiğini hissetti. Konuşmasının ilginç olmadığını anlıyordu. Onu sıkan şey, bazı gazetelerin ılımlı olmayan yorumlarıyla diğerlerinin kötümser kuşkuculuğu arasında kendi çizgisini bulma arzusuydu. Bunun dışında, İnokov’un yazılarının kaba ve alaycı tonuna yakalanmaktan korkuyordu. Fedosova hakkında bile, anlatmayı umut ettiği büyük sözleri […]

Maksim Gorki – Klim Samgin’in Yasami (1. Cilt)

Maksim Gorkiy, Klim Samgin’in Yaşamı romanını en önemli yapıtı olarak kabul eder. Ayak Takımı Arasında oyunu dışında, Gorkiy’nin, üzerinde en çok tartışılan yapıtıdır. Gladkov, romanın güç algılandığını, kahramanın yaşamının gereksiz uzatıldığını, romanın oldukça soğuk bir hava taşıdığını, dolayısıyla başarısız olduğunu öne sürerken, Vasiliy Fedorov, “özellikle güncel ve global oldu ğunu ve yeterince değerlendirilmediğini” belirtmiş, Rekemçuk […]