Kategori: Genel

Yunus Nadi – Ali Galip Hadisesi

Atatürk Kütüphanesinin bu clldinl bizzat Atatürk’ün (Mücadele Ta[ihi.mlzde mühim bır vak’a) olarak vasınandırdığı, Ali lialip lıiullsesine tahsis ediyoruz. Bu hidise, padişahın, Balııiıliniıı ‘”e Ecnebiluin müşterek bir teşebbüsü idi kı, gayesi Sıvas Kongresini iinlemek, Mustafa Kemal’I ele geçır. mel( ve ııijylece Milli Hareketı daha başlangıcında boğmaktan ibarettı. Hatıralar Yunus Nadi merhumundur. Fakat lıidisenin bütün sarııalarını bir […]

Yunus Emre Hasocak – Billur Kosk

Evvel zaman içinde kalbur saman içinde bir padişahın dünyaya gelen hiçbir çocuğu yaşamıyormuş. Bir gün padişahın bir kız çocuğu dünyaya gelmiş. O saat hekimler, bebeği muayene etmişler “Bu kızın ölmemesi için yer altında yaşaması gerekir.” hükmüne varmışlar. Padişaha: – Padişahım sevgili kızınıza, yer altında bir ev yaptıralım varsın orada büyüsün. Onun yaşaması için bundan başka […]

Yunus Emre – Yunus Emre Divani

Yaşamı konusunda yeterli bilgi olmadığı gibi onunla ilgili kaynaklarda anlatılanlar da birbirini tutmaz. Nerede, hangi yılda doğduğu kesinlikle bilinmiyor. Kimi kaynaklarda Anadolu’ya Doğu’dan gelen Türk oymaklarından birine bağlı olup, 1238 dolaylarında doğduğu söylenirse de kesin değildir. 1320 dolaylarında Eskişehir’de öldüğü söylenir. Batı Anadolu’nun birkaç yöresinde ‘Yunus Emre’ adını taşıyan ve onunla ilgili görüldüğünden ‘makam’ adı […]

William S. Burroughs – Yumusak Makine

Gemiciyle deliğe takılıyorduk ve fena yapmıyorduk. Ortalama bir gecede on beş sent öğleden sonraları kurtarıyor ve özgürler diyarından yollandığımız sabaha karşıları kısaltıyor. Ama bende damar kalmamıştı. Bir fincan kahve daha almak için tezgaha gittim… Joe’nun Lokantası’nda, fincanın altında bir peçeteyle kahve içmek ki kafeteryalarda ve lokantalarda çok oturmuş birinin göstergesi diye bilinir bu… Bir adamı […]

Yukup Kavas – Dut Yemis Bulbul

İnsana bakıldığında onun anlaşılmayan gizli yanları, bilinmeyen tarafları bulunmak anlamlarını taşır. Eski insanlar: “Hayvanın alacası dışında, insanın alacası içindedir.” derler. Bir hayvanı dış görünüşüyle tanımak mümkündür. Ama insanı dışından tanımak zordur. Onun gizli ve hileli taraflarını söz ve davranışları ortaya çıkarır. İnsan çoğu zaman kendini gizler. Eski hakimlerden biri rüşvet almış. Görev yaptığı yerde halkı […]

Yukio Mişima – Bir Maskenin İtirafları

“Güzellik … dehşet verici, korkunç bir şey! Dehşet verici, çünkü tanımsız bir şey, Tann bazı bilmeceler ortaya attığı için tanımlanması da olanaksız. Burada kıyılar birbirine yaklaşır, bütün çelişkiler bir arada yaşar. Ben çok okumuş falan değilim, ama bu konuda çok düşünmüşümdür. Sırlar korkunç derecede çok! Bu kadar çok bilmece yeryüzünde insana zulüm ediyor. Bildiğin gibi […]

Yukio Mişima – Bereket Denizi 4 – Meleğin Çürüyüşü

Açık denizdeki pus yüzünden uzaktaki gemiler kapkara görünüyordu. Yine de hava düne oranla daha duruydu. İzu Yarımadası’nın dağ sırtları seçilebiliyordu. Deniz bu mayıs ayında durgundu. Güneş ışığı güçlüydü, yalnızca küçük bulut kümeleri vardı; deniz masmaviydi. Minicik dalgalar kıyıya vuruyordu. Dalgacıkların karnı, dalga kırılmadan hemen önce tatsız bir bülbül rengine dönmüyordu; sanki içlerine her türlü pis […]

Yukio Mişima – Bereket Denizi 3 – Şafak Tapınağı

Bangkok’un yağış mevsimiydi. Hava sürekli, ipince yağan bir yağmurla yüklüydü; yağmur damlaları çoğu kez parlak bir ışık demetinin içinde dans ediyordu. Göğün orasında burasında mavi delikler hiç eksik olmuyordu; bulutlar güneşin çevresinde en yoğun biçimde kümelendiğinde bile, çevrelerindeki göğün rengi göz kamaştıracak kadar maviydi. Yaklaşan bir fırtına öncesinde gökyüzü uğursuz, tehdit edici bir karanlığa bürünürdü. […]

Yukio Mişima – Bereket Denizi 2 – Kaçak Atlar

Bir samurai ailesinde dünyaya gelen Yukio Mişima, hem bedeni hem de zihni denetlemeyi, İmparatora bağlılığı yücelten bir düstur edindi – Zen’in hoşgörüsüzlük, kendini fedâ etme düşüncesini de üreten bir düstur. Bereket Denizi adlı dörtlemesinde de dile getirdiği gibi Mişima, otuzlu yılların militaristlerinin (ve çağdaş ardıllarının) çıkarcı kibirlerinin, fırsatçılıklarının, samurai düsturuna ters düştüğüne inanmaktadır. İlk romanı, […]

Yukio Mişima – Bereket Denizi 1 – Bahar Karları

Derste konu Rus-Japon Savaşına gelince, Kiyoaki Matsugae en yakın arkadaşı Şigekuni Honda’ya savaşa ilişkin neler anımsadığını sordu. Şigekuni’nin savaşla ilgili anıları bulanıktı – bir keresinde bir fener alayının geçişini izlemek üzere ön kapıya götürüldüğünü anımsıyordu yalnızca. Savaşın sona erdiği yıl her ikisi de on bir yaşındaydı, Kiyoaki’ye kalırsa o günleri biraz daha iyi anımsamaları gerekirdi. […]

Yukio Mişima – Altı Çağdaş No Oyunu

Japon olmayıp da bir Nô Oyunu izieyebilen ilk seyircilerden biri Amerikan generali Ulysses S.Grant’tir. 1879 yılında, bir dünya gezisi sırasında Tokyo’ya da u�ayan generale, yabancı bir ülkeden gelmiş bu ünlü konuAa, nasıl bir e�lence sunulabilec�� konusunda bir hayli bocalayan Japonlar, büyük Nô oyuncusu Hôshô Kurô’ dan, bir gösteri sunmasını dilemişlerdi. Saçianna kır düşmüş eski savaşçı […]

Yukio Misima – Yaz Ortasinda Olum

Koşuşturmaca içerisinde geçen gençlik yıllarımı bir türlü eğlenceli, güzel yıllar olarak anımsamayı beceremiyorum. “Her yere düşerken güneş ışıkları,” diyor Baudelaire, “tükendi gençliğim zifiri karanlık fırtınalarda.” Gençlik anıları tuhaf ölçüde trajedi haline getirilir. Neden büyümeye, o sürece ait anılar trajedi haline geliverir acaba? Bunu şu an bile anlayamıyorum. Kimse de anlayamaz herhalde. Yaşlılık yıllarındaki durgunlaşan bilgelikle, […]