Kategori: Genel

Rollo May – Yaratma Cesareti

Bu kitap kendini iki önemli kavramla tanıtıyor: Yaratıcılık ve cesaret. Kitabı bulunduğu rafta keşfettiğim sırada tam da benim kafamı kurcalayan iki önemli kavramdı bunlar. Ruhsal daralımlarımdan, yalnızlığımdan sağdığım problemlerin ağına bu iki etkileyici kavram takılmıştı o sıralar. Kitabı okumak cesaret değil de, daha çok bir güven duygusuyla doldurdu beni. Yayıncıma başvurup “niye” bu kitap olduğunu […]

Rollo May – Kendini Arayan Insan

G ünümüzde insanların belli başlı ruhsal sorunları nelerdir? Savaş tehlikesi, ekonomik belirsizlik gibi insanları huzursuzluğa iten dış nedenleri incelediğimizde derinlerde hangi sürtüşmeleri buluyoruz? Geçmişte olduğu gibi içinde bulunduğumuz çağda da bireyler duydukları sıkıntıları mutsuzluk hissi, meslekleri ve evlilikleri hakkında karar verememe, hayatlarına hükmetmiş bir umutsuzluk ve anlamsızlık v.b. şeklinde tanımlıyorlar. Ama tüm bu belirtilere yol […]

Rollo May – Aşk ve İrade

Bazı okurlar bu kitabın başlığında, aşk ve iradenin birlikte anılmasına şaşıracaklar. Oysa ben, uzun zamandan beri, aşk ve iradenin birbirine bağımlı olduğuna ve bir arada düşünülmeleri gerektiğine inanıyorum. Her ikisi de var olmanın birleştirici süreçleridir; başkalarını etkileme, ötekinin bilincini biçimlendirme, yoğurma, yaratma çabasıdır. Fakat bu sadece, kişi kendi iç dünyasını, aynı anda ötekinin etkisine açarsa […]

Rolf Dobelli – Hatasiz Dusunme Sanati

Her şey 2004 yılının bir sonbahar akşamında başladı. Yayımcı Hubert Burda’nın davetiyle, “entelektüellerle teklifsiz bir düşünce alışverişi” derler ya, öyle bir toplantıya katılmak üzere Münih’e gittim. Daha önce kendimi hiç “entelektüel” olarak algılamamıştım (üniversitede işletme okudum ve işletmeci oldum) ama yayınlanmış iki romanım vardı ve anlaşılan bu kadarı da kâfiydi. Masada, Nassim Nicholas Taleb oturuyordu. […]

Roland Barthes – Yazının Sıfır Derecesi

Yazın m Sıftr Derecesi Roland Barthes’ın ilk kitabıdır. Pek çok ilk kitap konusunda olduğu gibi Yazının Slj1r Derecesi konusunda da belirgin etkilerden söz edilir sık sık, özellikle de Sartre’ın ve Marx’ın etkileri önemle vurgulanır. Hiç kuşkusuz, büyük ölçüde doğru bir saptamadır bu. Bildiğimiz kadarıyla, Roland Barthes’an kendisi de bunu yadsımaz. Ne var ki, daha ilk […]

Roland Barthes – Yazı ve Yorum

Bir yazar ya da bir araştırmacı olarak Roland Barthes’ın yerini belirlemek ilk bakışta oldukça zor gibi görünür. Etkinlik alanı nedir? Eleştiri mi? Yazınbilim mi? Dilbilim mi? Göstergebilim mi? Toplumbilim mi? Felsefe mi? Yoksa Roland Barthes yapısalcı düşüncenin öncülerinden biridir de, getirdiği ya da tanıtüğı kuramları örneklendirmek için mi bu alanların hepsinde az çok at oynatır? […]

Roland Barthes – Göstergeler İmparatorluğu

Düşsel bir halk tasadamak istersem, ona uydurma bir ad verebilirim, onu açıktan açığa romansı bir nesne olarak ele alabilir, düşlemimde hiçbir gerçek ülkeye gölge düşürmeyecek biçimde, yeni bir Garabagne ülkesi* kurabilirim (ama yazının göstergelerinde bu düşlemin kendisine gölge düşürmüş olurum o zaman). Bir de, hiçbir biçimde en ufak gerçeği gösterme ya da çözümleme savında bulunmadan […]

Roland Barthes – Göstergebilimsel Serüven

Birkaç gün önce bir kız öğrenci gelip beni buldu ve bir üçüncü çevrim doktorası** yapmayı amaçladığını söyledi; üstünde çalışmak istediği konuyu da oldukça ironik ama hiç de düşmanca olmayan bir hava içinde önerdi: GÖstergebilimin İdeolojik Eleştirisi. Bana göre, “sahnelenen bu küçük olay”da göstergebilimin konumunu ve yakın tarihini belirlememizi sağlayabilecek bütün öğeler var: — Bir kere […]

Roland Barthes – Eiffel Kulesi ve Açılış Dersi

“Biz, yazarlar, heykeltıraşlar, mimarlar, ressamlar, Paris’in bugüne kadar hiç dokunulmamış güzelliğinin tutkun aşıkları, değeri bilinmemiş Fransız zevki adına, tehdit altındaki Fransız sanatı ve tarihi adına, başkentimizin tam ortasına yararsız ve canavar görünümlü Eiffel Kulesi’nin dikilmesine var gücümüzle, tüm öfkemizle karşı çıkıyoruz. Paris kenti, giderilemeyecek biçimde alçalmak ve çirkinleşrnek için, bir makine yapımcısının tuhaf ve ticari […]

Roland Barthes – Çağdaş Söylenler

Bu kitapta yer alan denemeler, 1954-56 arasında, yaklaşık iki yıl süresince, aydan aya, güncel olayların akışına göre yazıldı. O sıralarda, düzenli olarak, Fransız günlük yaşamının birtakım söylenleri üzerinde düşünmeye çalışıyordum. Bu düşünümün gereçleri çok çeşitli (bir gazete yazısı, haftalık bir dergide çıkmış bir fotoğraf, bir film, bir gösteri, bir sergi), konusu çok saymaca olabilir: hiç […]

Roland Barthes – Camera Lucida Fotograf Uzerine

Çağımızın en büyük yazarlarından biri olan Roland Barthes, Camera Lucida ‘yı (La chambre daire) tamamladıktan kısa bir süre sonra öldü. En bireysel ve kurgusal yapıtı sayılan Camera Lucida ‘da fotoğrafın ne olduğu sorusuna yanıt ararken, fotoğraf ile ölüm (belki de yaklaşmakta olan kendi ölümü) arasındaki ilişkiyi de ortaya çıkarıştır Barthes. La chambre daire’den seçilen sekiz […]

Roland Barthes – Bir Aşk Söyleminden Parçalar

Her şey şu ilkeden yola çıktı: aşığı basit bir belirgisel özneye indirgememeliydi, sesinde güncel-dışı, yani uzlaşılmaz olanı duyurmalıydı daha çok. Örneklerden vazgeçip yalnızca bir ilk dilin (üstdil yok) eylemine dayanan, “dramatik” bir yöntemin seçilmesi de bundan ileri geliyor. Böylece aşk söyleminin betimlemesinin yerine öykünüşünü yerleştirdik; sonra da bu söyleme, karşımıza bir çözümleme değil, bir sözcelem […]

Rohanda Bryne – Sir

Bir yıl kadar önce, hayatımdaki her şey ters gitmeye başlamıştı. Aniden babam ölmüş, iş arkadaşlarım ve sevdiklerimle ilişkilerim altüst olmuştu. O zamanlar, en müthiş armağanların en derin umutsuzluklardan geleceği konusunda pek bir şey bilmiyordum. Bir an için beynimde “Büyük Sır”ra dair bir görüntü çaktı. Bu, hayatın “Sır”rıydı. ipucu, kızım Hayley’in bana verdiği, yüz yıllık bir […]

Roger Zelazny – Bu Ölümsüz

“SEN BİR KALLIKANZAROS’SUN,” diye seslendi aniden. Sol yanıma döndüm ve karanlığın içinden ona gülümsedim. “Toynaklarımla boynuzlarımı Büro’da bıraktım.” “Anlatılanları duymuşsun!” “Adım ‘Nomikos’.” Kadına doğru uzandım ve buldum. “Bütün dünyayı mı mahvedeceksin bu kez?” Güldüm ve onu kendime çektim. “Bunu düşüneceğim. Eğer Yer’in çöküşü böyle olacaksa…” “Burada yılbaşlarında doğan çocukların kallikanzaros kanından olduklarını biliyorsun,” dedi, “ayrıca […]

Roger Woolhouse – John Locke

J ohn Locke (1632-1704) çeşitli biyografilere, anı kitaplarına ve biyografik anlatılara konu edilmiştir. Bunlardan bazısı Locke’u bizzat tanıyan kişiler tarafından yazılmıştır: Pierre Coste (Coste 1 705), Jean Le Clerc (Le Clerc 1 705), Damaris Cudworth Masham (D. Masham 1 704) ve üçüncü Shaftesbury Kontu (Shaftesbury 1 705). Diğerleri ise sonradan farklı zamanlarda yazılmıştır: Lord King’in […]

Roger Penrose – Büyük, Küçük ve İnsan Zihni

Son on yılda meydana gelen en yüreklendirici gelişmelerden bir tanesi, önde gelen bilim adamlarınca, yaptıkları bilimin özünü ve heyecanını meslekten olmayan okuyucuya aktarma girişimlerinin bir ürünü olarak, belli bazı kitapların yayınlanmasıdır. Bunun en çarpıcı örnekleri arasında, Stephen Hawking’in artık yayıncılık tarihine geçmiş bulunan Zamanın Kısa Tarihi’nin elde ettiği olağanüstü başarı, James Gleick’ın kendine özgü zorluklarla […]