Bu eser bir boşluğu doldurmayı hedefliyor. Alman felsefesi tarihi adlı eserinde, Brehier, XIX. asrın ikinci yarısında ve XX. asrın başında Almanya’nın beşeri veya sosyal ilimlerle alikalı olarak “son derece verimli bir saha ” oldu ğu na işiret ediyor. Bu doğrudur. Üstelik bu disiplinlerin statüsü mesel esi de bu ülkede felsefi tartışmanın başlıca temalarından birini […]
Kategori: Genel
Julie Sykes – Peri Değerli Taş
Julie Garwood – Dugun
Julian Young – Nietszsche
Nietzsche’ye göre, ruh sağlığı gayet yerinde olan bir insan geriye bakıp bütün hayatını gözden geçirdikten sonra coşkuyla ayağa kalkıp “oyunun ve performansın tamamına” “Da capo!* -Bir daha! Bir daha! Tekrar en baştan!- diye haykırabilmeliydi. Bu fikir onun en büyük esin kaynağıydı. Sağlığı tamamen yerinde olan bir insanın “en büyük coşkuyla arzulayacağı şey” kendi hayatının sonsuz […]
Julian Baldick – Hayvan ve Şaman
Bu kitap Orta Asya’nın yerel dinlerinin karşılaştırmalı bir incelemesini sunmaktadır. Savunulan görüş, Orta Asya’ da yaşamış ya da oradan göçen çeşitli kavimlerin (İskitler, Hunlar, Türkler, Moğollar, Tunguzlar, Mançular, Finler ve Macarlar) dinlerinde ortak bir miras olduğudur. Bu ortak miras mitlerde, ritüellerde ve efsanelerde bulunabilir: Günümüz antropologlarının gözlemledikleri, Antikçağ tarihçileri tarafından çalışılmış bir geçmişe dayanır. Ben […]
Julia Navarro – Kutsal Kefen
Torino tünellerini keşfetmemi sağlayan ve arkadaşları kendisine ihtiyaç duyduğunda hep “görev başında” bulunan Fernando Escribano’ya-Gian Maria Nicastro’ya da minnet borcum var çünkü şehrinin, Torino’nun sırlan içinde bana yol gösterdi, şehirdeki gözlerim oldu; üstelik istediğim her türlü bilgiyi eli açık ve hızlı bir şekilde temin etti. Carmen Fernândez de Blas ve David Trîas romana inandılar. Teşekkürler. […]
Julia James – Eglence Ya Da Evlilik
Markos Rauvas Notre Dame katedralinin önündeki avluda sakin ve telaşsız adımlarla dolaşıyordu. Avlu çeşitli ülkelerden turistlerle doluydu ama Markos’un buna bir itirazı yoktu. Arada sırada kalabalıklara karışmak fena gelmiyordu. Tabi bu durumdan korumalarının aynı şekilde hoşlandıklarını sanmıyordu. Taki ve Stelios patronları limuzinine dönene kadar rahat nefes alamayacaklardı. Ama bu güzel eylül günü karanlık pencereli bir […]
Julia Donaldson – Prenses Ayna Güzeli ve Uçan At
Mavi kemerli hemşire Ellen’ın sağ kolundaki bembeyaz alçıya gururla bakarak, ” İşte oldu!” dedi. “Artık arkadaşların bunun üstüne isimlerini yazabilirler.” Ellen bisikletinden düşerek, kolunu kırmış, annesi de onu hastaneye getirmişti. Kolu artık ilk düştüğü anki kadar acımıyordu, üstelik arkadaşlarının isimlerini alçının üstüne yazmaları fikri de Ellen’ın çok hoşuna gitmişti. ” Yarın okula dönebilir miyim?” dedi […]
Julia Donaldson – Misafir Yılan
“Yılan mı?” dedi annesi. “Bir yılan mı? Hayır, evde bir yılana bakamazsın.” “Ah, lütfen anne!” dedi Poli. “Yalnızca tatil boyunca burada kalacak.” Poli annesini tanırdı. Bazen başta hemen “Hayır” der, sonra “Bir düşüneyim” diye yumuşardı. “Doris çok şeker bir yılan” dedi Poli. “Onunla tanıştım. Zehirli değil. Ah, lütfen taşkalpli olma, anne!” ıo “Taşkalpli mi!” dedi […]
Julia Donaldson – Bay Kuşyuvası ve Komşu Ev
Julia Chemerinskaya – Çember Yöntemi
Düşünce Her Şeyin Köküdür. Psikologlar sorunlarımızın çoğunun nedenin yanlış düşünce olduğunu ileri sürerler. Düşüncelerimiz, tüm gözlemlediklerimiz ve deneyimlerimizin temelidir. Düşüncelerimiz; yalnız sezgisel ve maddesel değildir, çekim kanunu gerçekten de çalışır1 . Bunu izleyen soru; günlük hayatımızda düşünce şeklimizi nasıl değiştirebilir ve böylece sorunları kendimize çekmeye bir son verebiliriz? Einstein’in Gözlemi Nasıl Bir Yarar Sağlar? Bir […]
Juli Zeh – Sessizliğin Gürültüsü
Köpek sokakta, cam kapıdan içeri bakıyor, burnu cama yapışık handiyse. Eli olsa tahtaya vururdu. Birisi beni fikrimden caydırmayı başarabilsin diye. Seyahat acentesindeki kadın onunla hemfikir. “Orada ne işiniz var? Savaş yok mu orada?” Vardı, bir zamanlar. Sözlerini düzeltmekten vazgeçip gözlerimi haritaya dikiyorum, “turizm” değil de “araştırma” dediğim için bana gösterilen haritaya. Birkaç ufak ülke, etrafa […]
Jules Verne – Yirminci Yüzyılda Paris
Yirminci Yüzyılda Paris: Jules V erne araştırmacıları için nerdeyse mitselleşmiş bir kitap başlığı … Jules Verne’in çok çekici konulu, basılmamış bir gençlik romanı … Elde ne bir yazma ne de içeriğine dair bir ipucu bulunduğundan, varlığından kuşkuya düşmek ve bunu bir Jules V erne bibliyoğrafYasına eklemek riskli olurdu … eğer yazarın oğlu babasının basılmamış eserlerinin […]
Jules Verne – On Bes Yasinda Bir Kaptan
2 Şubat 1873, Yelkenli Pilgrim, Greenwich meridyeninin 165° 19′ batı boylamında, 43° 57′ güney enleminde bulunuyordu. Dört yüz tonilatoluk gemi, güney denizlerinde balina avına çıkmak için San Fransisco’da donatılmıştı. Kaliforniyalı zengin bir armatöre aitti; armatör James-W.Weldon, uzun yıllardan beri geminin kumandasını Kaptan Hull’a emanet etmişti. Pilgrim bu armatör filotillasının en küçük ama en iyi gemilerinden […]
Jules Verne – Macellanya
N boynu, tombul yuvarlak sağrıları, ince ve arin sin bir irli hayvand bacakları ı; zarif vardı. kıvrımlı Gövdesi uzun yassı bir ydı; postu kızıla çalar kahverengi üzerine beyaz benekli, sorguç biçimindeki kısa kuyruğunu n kılları bol ve sıktı. Ülkedeki adı da guanaco, guanako .. . Bu geviş getiren hayvanlar uzaktan çoğu kez üstlerinde binicileri olan […]
Jules Verne – Karpatlar Satosu
Anlatacağım hikâye fantastik değil, olsa olsa romanesktir. Peki, inanılmaz bir hikâye olduğuna göre, gerçek olmadığı sonucunu mu çıkarmalıyız? Bu da bir hata olur. Her şeyin olabileceği bir dönemde yaşıyoruz – hatta her şeyin olduğunu bile söyleyebiliriz. Hikâyemiz, bugün gerçeğe hiç benzemiyor olsa da, gelecekte ortaya çıkacak bilimsel olanaklar sayesinde yarın gerçek olabilir ve o zaman […]