“Aydaki Kadın diye bundan (Saatleri Ayarlama Enstitüsü) çok ayrı, çok başka, daha derin ve ferdî meseleleri ele alan bir romanım var. Fakat ne zaman bitireceğimi bilmiyorum.” (EdebiyatÜzerine Makaleler, 1969, s.555) “Yazarın ölümüyle yarım kalan bu romanın taslakları, 1974’te Tanpınar’ın Iǚstanbul Türkiyat Enstitüsü’ne verilen diğer evrakı arasında karışık bir biçimde numaralanmış olarak bulunmaktaydı. Aydaki Kadın’ı kitap […]
Ahmet Haldun Terzioğlu – Alp Er Tunga – Saka Türklerinin Büyük Hakanı
Dışarıda kara kış bütün hızıyla sürüyor… Rüzgar ve kar birbirlerinin gücünü artırma çabasında esme ve yağma görevlerini yerine getirmek için yarışırken; o, yumuşak, sıcak yatağına gömülmüş uyuyordu. Her zamanki derin, mutlu uykularından birinde; özlediği düşlerinin eline teslim olmaya hazırdı. İş yapmadığı daha doğrusu görev verilmediği için yorulmadan geçirdiği bir günün sonunda sığındığı, mutlu olduğu tek […]
Osmanzade Hüseyin Vassaf – Hicaz Hatıratı
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Kütüphanesi’nin Yazmalar bölümünde 368 numarada kayıtlı bulunan bu eser, rik’a hatla, yazarın kendi hattıyla yazılmıştır. Eser, 328 sayfadır. Eser, âdi bir deftere yazılmıştır. İlk sayfasında “Hicaz Hatırası” biçiminde bir kayıt yer almaktadır. Bu kaydın altında “sene 1323” yazılıdır. Altında da “Muharriri: Hüseyin Vassaf, Gülşeni-i Uşşâkî-i Halveti” ifadesi yer almaktadır. Bu ifadelerin […]
İlber Ortaylı – Osmanlı Düşünce Dünyası ve Tarihyazımı
Tarih derken, kelimelerin üzerinde durmak lâzım. Bir tanesi historia, ikincisi tevârîh, üçüncü tabir bilhassa tarih felsefesi açısından geçecek olan res gestae’dir. Historia Latinlerin tarih kelimesi, aslı Yunanca; “somut bir malzeme, müşahhas bir malzeme, bilgi” demek. Arabcadaki “tarih” kelimesinin kökü “ay bilgisi” demek, yani takvim bilgisi, çok müşahhas. Res gestae ise, Latincede “res” “şeyler” demek; gestae […]
Osman Pamukoğlu – Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey Yok
Sen de uzak ülkelerden dönüyorsun Ve bana bütün söyleyebildiklerin, Akşam evinin eşiğine oturmuş Serinleyen bilinin, Aklına gelebilecek düşünceler. Peki, ne anlamı var öyleyse; Bunca yolculuğun. LouisAragmı “Tarih nankör değildir, bir kameti unutmaz; İstikbalin vicdan* aj* istemez, kin tutmaz” Mekmet Emin Yurdakul Önsöz Savaşı, O’nun ne olduğunu bilmeyen ve hiçbir zaman ateş altında bulunmayanlar çıkarmış ve […]
Osman Evcan, Can Başkent – Vegan Tutsak
İki yılı aşkın süre önce, 2011 yılı sonlarında, Gün Zileli bana Osman Evcan’ın yazdığı bir mektubu iletti. Osman’ı anımsıyordum. Ankara’da yaşadığım yıllarda kendisiyle yazışıyordum. Osman o dönemde Sincan F Tipi’ndeydi. Ben de Ankara’daki grubumuzda bu işlerle uğraşıyordum. Osman’dan gelen mektup Kırıkkale F Tipi Cezaevi’nden gelmişti. Osman vegandı ve cezaevi yönetimi Osman’a vegan yemek vermiyordu. Bu, […]
Osman Balcıgil – Dante’nin İstanbul Cehennemi – İlahi Komedya’nın Romanı
Duran, yaklaşmakta olduğu üç genç müzisyeni dikkatle dinledi. Kontrbas, keman ve flütten oluşan üçlü gayet başarılıydı. “Belli ki eğitimlerini müzik üzerine yapıyorlar” diye düşündü. Yürüyen platformdayken cebinden çıkarmış olduğu metal paraları, fazla şakırdatmamaya özen göstererek, utangaç keman kutusuna bıraktı. Genç adam trene doğru, ıslığında grubun seslendirdiği ve azalarak da olsa kulağına gelmeye devam eden Gresham’ın […]
Osman Aysu – Karanlıklar Hakimi
Yazarın başlangıç notu: Okuyacağınız roman aynıyla yaşanmış, elim bir dramın hikâyesidir. Bu hikâyeye iştirak etmiş kişilerden biri, bir gün bana müracaatla olayı bir roman kurgusu içinde yazıp yazamayacağımı sordu. Hikâyeyi dinledikten sonra ona verdiğim ilk cevap “hayır” olmuştu. Zira bir roman yazarı olarak olayların kurgusu beni cezbetmemişti. Sıradan, hemen hemen her gün rastlayacağımız, örneğini gazete […]
Osman Aysu – Güvercin Kayalıkları
LÜKS Lincoln koyu kırmızı renkte ve üstü açıktı. Caddeden kıvrılarak sert bir frenle benzin istasyonundaki araba kuyruğuna girdi. Yaptığı acı fren orada bulunanların dikkatini çekmişti. Bakışlar arabaya çevrildi. Pompa kuyruğunda bekleyen Tolga Yazıcı da fren sesi üzerine, dönerek arabaya baktı. Kırmızı spor Lincoln, araba kuyruğunun sonunda mücevher gibi ışıldıyordu. Parlak, harika bir arabaydı. Ön camı […]
Ahmet Güntan – Mahkeme Kitap
Ahmet Güntan (İzmir, 21 Mayıs 1955), ilköğrenimini İzmir Güzelyalı Müdafa-i Hukuk İlkokulu’nda, ortaöğrenimini İzmir Bornova Maarif Koleji’nde tamamladı; ODTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü’nü bitirdi. Şiirleri ilk olarak Kasım 1977’de Birikim dergisinde çıktı. Aynı yıllarda Yeni İnsan dergisinde müzik yazıları yazdı. İlk kitabı İlk Kan (1984) ile adını duyurdu. Altı yıl aradan sonra 1989’da çıkan, kendi […]
Osman Aysu – Gölgede Kalan Sırlar
Uzun boylu adam gecenin derin ve ürkütücü karanlığında, ıslak otların üzerinde ilerledi. Yağmurun kesilişi çok zaman önceydi; ama soğuk ve rutubetli hava bahçedeki bakımsız, ıslak çimleri kurutmadığından, her adım atışında kalın botlarının çimleri ezmesinden ayaklarının her iki yanına sıçrayan sular gecenin sessizliğinde garip bir hışırtı yaratıyordu. Koyu karanlıkta adam olduğundan da iri ve devasa cüsseli […]
Osman Aysu – Elissa
Hepimiz hayatın beklenmedik tesadüflerle dolu olduğunu biliriz. Çoğumuz buna benzer olaylar yaşamıştır, ama önemli olan rastlantının hayatımızda doğuracağı sonuçları önceden tahmin edemiyor olmamızdır. Benimki de öyle oldu.. Onu ilk gördüğümde, ilerde ruhumda nasıl derin yaralar açacağı aklımın ucundan bile geçmemişti. İlk bakışta, her gün, her yerde sık sık karşılaştığımız sıradan insanlardan farkı yoktu; daha doğrusu […]
Osman Aysu – Doğum Günü 15 Aralık
İÇİMDEKİ karamsarlık belki de havadandı; üç günden beri durmaksızın yağan yağmur nedeniyle hafakanlar basıyordu ruhumu. Hızlı adımlarla yürüyordum sahil yolunda. Sırılsıklam ıslanmıştım, ama hiç umurumda değildi, saçlarım birbirine yapışmıştı, yağmur damlacıkları uzayan sakalımdan tanecikler halinde süzülüyordu, ince yağmurluğum su geçirmeye başlamış, giysilerim içimdeki atlete kadar ıslanmıştı. Karayelden, tam karşımdan esen sert rüzgâr içime işliyordu ve […]
Osman Aysu – Çöl Akrebi
Engin Mert duşun musluğunu kapatarak soğuk suyun bedeninde yarattığı ferahlığı iliklerine kadar hissetti. Duş, yorgunluğunu biraz olsun almıştı. Hemen hemen bütün geceyi sevişerek geçirmişti. Küvetten dışarıya çıkarken, sırım gibi adaleli vücudundan su damlacıkları süzülerek banyonun seramik kaplı zeminini ıslattı. Kü gelmişti. Kız kendini övdüğü kadar da vardı doğrusu; o gece uykuya daldıklarında şafak sökmek üzereydi. […]
Osman Aysu – Bir Beyaz Perde Masalı
BARDAN dışarı çıkınca hayretle başımı kaldırıp göğe baktım. Şakır şakır yağmur yağıyordu. Alkolün süngere çevirdiği beynimle düşünmeye çalıştım, yanılıyor muydum acaba, öğleden sonra dört sıralarında bara girdiğimde kupkuru, açık, güneşli bir hava vardı dışarıda. Oysa şimdi etraf zifiri karanlıktı ve sert esen poyrazla beraber gök delinmiş gibi sanki muhafaza ettiği tüm yağmur sularını başımdan aşağı […]
Osman Aysu – At Kuyruklu Adam
Adam ın alnı boncuk boncuk terlemi şti. Yüzündeki sakal en az.iki günlüktü. Terden sırılsıklam olmuş ellerini blucinine sürterek kuruladı. Uzun sarı saçlar ını at kuyru ğu yaparak omzuna salmıştı. Koyu renk camlı Ray-Ban’ini ç ıkardı ve yele ğinin üst cebine soktu. Yatakta uzanm ış k ıza ihtirasla baktı. Tavandan sarkan ç ıplak ampulün yeterince aydınlatamadığı […]