Phil Mollon – Freud ve Sahte Anı Sendromu

1990’ların başlarında, psikoterapi görmüş veya danışma seanslarına katılmış kişilerde, kendini çocuklukta hiç yaşanmamış bir tacizin “hatırlanması” şeklinde belli eden yeni bir zihinsel hastalık (sahte anı sendromu) ortaya çıktığı bildirildi. Bu hastalığın iyatrojenik bir durum olduğu (yani, yanlış teşhis ya da tedaviden kaynaklandığı) ileri sürülüyordu. Bu durumdan, yetişkinlerdeki rahatsızlıkların ve psikolojik sıkıntıların çoğunun, çocukluk döneminde yaşanmış […]

Peyami Safa – Selma Ve Golgesi

Vapur kalabalık değildi. İki arkadaş tenha bir köşeye oturdular. Halim tabakasını Nevzat’a uzatarak: — Anlat! dedi, mektupların beni çok meraka düşürdü. Hem büyük bir aşktan bahsediyorsun, hem de ne olduğunu yazmıyorsun. Kim bu kadın? Nerede ve ne zaman seviştiniz? Ne oldu? Biraz da bunu merak ettiğim için atlayıp trene geldim. Neden mektuplarında vakayı anlatmıyordun? — […]

Peyami Safa – Matmazel Noraliya’nin Koltugu

Ferit, Ferid, it, id, t, d, t değil, d, fotenik, fonetik ve babasının kahkahaları; sonra annesi, bir ormanın karanlığında hangi ağacın arkasına saklandığını belli etmeden, maymuna benzer bir gölgenin üfürdüğü borazan biçiminde bir sazın geniş ağzından çıkan yeşil, turuncu, daha sonra kıpkırmızı alevden bir sesle acı acı haykırıyordu. Borazan ve maymun kayboldu. Sonra ormanla beraber […]

Peyami Safa – Harbiye

Büyük eserler, büyük ruhların enginliğinde yoğrulur ve doğar. Bu itibarla “Fatih-Harbiye” gibi kudretli eser veren Peyami Safa’nın kişiliği üzerinde söz söylemeyi lüzumsuz buluyoruz. Yazarlar pek çok eserler verirler. Fakat bunların ancak birkaçı sanatın zirvelerine doğru tırmanır. “Fatih-Harbiye”de, Peyami’ nin san’at dünyasının zirvesine tırmanan eserlerinden biridir. Çünkü Peyami Safa’nın olgunluk çağının meyvesidir. Yazarların pek çoğu eserlerinde […]

Peyami Safa – Cingoz Recai, Mison’un Definesi

Cingöz Recai, Rumelihisarı’ndaki pembe köşkünde, bir akşam, gazeteleri okuyordu. Son zamanlarda ince zekâsı, cesaret ve kıvraklığı ile meşhur hırsızın sevgisini kazanan yardımcısı Feridun: — Usta, dedi. işsizlikten canım sıkılıyor. Cingöz hafifçe başını salladı: — Hakkın var, bir aydır boş oturuyoruz. Ben de gazeteleri alıcı gözüyle okuyorum. Belki bir iş çıkar. Şu İngi liz milyonerini soyduğumuz […]

Peyami Safa – Canan

EDİA gözlerini açınca, karyolasının karşısındaki duvar saatine baktı: Onikiyi on geçiyor. Ne uyku, böyle geç vakitlere kadar uyumak hiç âdeti değil, hemen kalkmak istedi. Fakat başını yastıktan ayıramıyor. Terli, sıcak, uyuşuk vücudu, yatağın çukuruna yapışmış, kımıldayamıyor bile. Büyük bir eziyetle yataktan inebildi. Ayak üstü dururken dizleri kırılıyor. Örtündü, balkona çıktı. Bütün Boğaziçi’nde, havada ve denizde, […]

Peyami Safa – Bir Akşamdı

1 TJ ATIRLIYOR… Bir akşamdı… Oda loş… Kafes delik-Xileri mavi… Gündüzün son ışıklariyle beraber, sanki, odadan eşya da çekiliyordu: Levhalar, duvarların kararan zeminine batıyorlar, minderler sönüyor, iskemleler dağılıyor, ve hepsi, buğulanarak şekilsiz bir uçuşla kayboluyorlar. Minderin köşesinde oturan babası, bir öksürükten sonra ileri fırlayan başını hâlâ doğrultamamış, iki büklüm, yüzü gittikçe kararıyor ve siyah ceketinin […]

Peter Nadas – Olumle Bas Basa

Zor açılıp kapanan koskoca demir bahçe kapısının her hareketinde, yılların pasıyla ek yerleri eriyip gevşemiş süs güllerinin, cicili bicili akantus yapraklarının, sarkan süslemelerin birbirine çarpmasından çıkan ses curcunası uzun uzun sakin bahçede yankılanır, tek katlı villanın kabartma alçı süslemeli duvarlarına çarpar geri dönerdi. Villa, gösterişli görünümünün gururuyla sere serpe bahçeye uzanmıştı ama mimarı, eseriyle böbürlenmeyi […]

Peter McPhee – Robespierre

Maximilien Robespierre’in en iyi dostu, onun gibi bir avukat fakat ondan en az yirmi yaş büyük olan Antoine-Joseph Buissart’tı. O çok önemli 1 789 yılının Kasım ayının başında Robespierre, ikisinin de memleketi Arras’taki Buissart’a gönderdiği üçüncü uzun mektubunda, üyesi olduğu Kurucu Meclis’in bulunduğu Paris’teki ve Versailles’daki gelişmeleri bildiriyordu. Buissart’ın, “en büyük dostuyla” mektuplaşmalarının seyrekliğine gücenmekte […]

Peter Le Page Renouf – Mısır’ın Ölüler Kitabı

Ölümsüz Mısır! Bilinen en eski uygarlıklardan biridir. Geçmişteki büyük uygarlıkların büyük bir kısmı bize teknik sanatları hakkında çok az belge bırakmışken, arkeologlar Mezopotamya ve Orta Amerika’daki kumların, çürümüş bitki ve sarmaşıkların altında saklanmış eski şehir kalıntılarını araştırıp birkaç iz bulmaya uğraşırken, Mısır’da eşi görülmemiş bir uygarlığın varlığını tanımak, ölülerin bir hediyesi gibi onu almak çok […]

Peter Hopkirk – Istanbul’un Dogusunda Bitmeyen Oyun

Alman Kayzeri Wilhelm, 1914 yazında çok yanlış bir hesap yaptığını ve İngiltere ile kanlı bir çatışmanın kaçınılmaz oldu ğunu anladığında, İngiltere’ye kar şı, onun Do ğu’daki gücünü sonsuza kadar yok edecek bir cihad ba şlatmaya yemin etti. “Konsoloslarımız ve temsilcilerimiz tüm İslam dünyasını bu yalancı ve vicdansız millete kar şı ayaklandırmalıdır,” emrini verdi. E ğer […]

Peter Handke – Mutsuzluga Doyum

Kaernten ‘Volkszeitung’ gazetesinin Pazar ekinde, ÇEŞİTLİ OLAYLAR sütununda yer alan bir haber: ‘Cumayı cumartesiye bağlayan gece, A. dan (G. Bölgesi) 51 yaşında bir ev kadını yüksek dozda uyku hapı alarak intihar etmiştir.’ Yedi hafta geçti o günden bu yana, bense, cenazede şiddetle duyduğum yazma isteği, intihar haberini aldığım anda olduğu gibi boğucu bir dilsizliğe dönüşmeden […]

Peter Handke – Cocugun Oykusu

İleride bir çocukla birlikte yaşamak, yeniyetme için bir gelecek düşüydü. Sessizce sürdürülen birliktelik, bir an süren bakışmalar, onun yanına çömelmek, saçlardaki düzensiz bir yiv ve mutlu bir uyumun yakınlık ve enginliğine ilişkin hayalleri de, bu düşün parçasıydılar. Hep dönüp geri gelen bu tablonun ışığı karanlıktı; yağmurun başlamasından hemen önce, otlardan bir halenin sarmaladığı, kaba bir […]

Peter Freund – Laura 1 – Aventerramin Sırrı

aura Leander uykusunda inledi. Pencereden odasına süzülen ayışığı odada gümüşsü bir ışıltı yaratıyordu. Küçük kız başını yastıkta huzursuzca sağa sola çeviriyordu. Uzun sarı saçları terden kafasına yapışmıştı. “Hayır” diye inledi Laura kısık bir sesle. “Hayır, hayır hayır!” İnce ve narin yüzü gerilmişti. “Haayur!” Laura korku içinde uyanıp yatağında doğruldu, şaşkınlıkla etrafına bakındı. Kendi odasında olduğunu […]