W. R. Reinfeld – A’dan Z’ye Satranc Ogreniyoruz

Yüzyılları aşarak günümüze kadar ulaşan satranç oyunu, zekanın, stratejinin, sabrın ve centilmenliğin ön plana çıktığı bir akıl oyunudur. Aslında bir bakıma yaşam mücadelesinin tahtaya yansımasıdır. İleriyi görebilme, rakibin düşüncelerini ve hamlelerini sezebilme, zamana karşı yarışabilme gibi yetenekleri gerektiren ve pratik yaparak bu yeteneklerin gelişmesini sağlayan bir oyundur satranç. Kişinin içinde bulunabileceği psikolojik durumları şans olarak […]

W. G. Sebald – Saturn’un Halkalari

1992 Ağustosu’nda eyyam-ı bahur 1 sıcakları sona ermek üzereyken, İngiltere’nin doğusundaki Suffolk Kontluğu’nu yürüyerek dolaşmak üzere yola çıktım. Uzun süren önemli bir çalışmanın bitmesinin ardından içimi kaplayan boşluk duygusundan bu yolculuk sayesinde kurtulmayı umuyordum. Kısmen kurtulabildiğimi de söyleyebilirim, çünkü deniz kıyısından içeriye doğru uzanan ve yalnızca tek tük evlerin olduğu bu küçük yerleşim bölgesinde saatler, […]

Vüs’at O. Bener – Ihlamur Ağacı & İpin Ucu

(Baba girer. Elinde bir keser vardır. Merdivenin basamaklarını rahatça çıkar, gözden kaybolduktan sonra) OGUL ANA OGUL ANA OGUL ANA OGUL ANA OGUL ANA OGUL ANA oGUL Her allahm günü yüreğim, yüreğim diye sızlanan adama bak. Ne diyordum ben? Bir şey değil bir gün düşüp bir yanını kıracak. Söktüreceğim şu merdiveni. . Aynaya baktın mı sen […]

Vüs’at O. Bener – Havva

Yaşamasız’ı okumuştum ilkin: Cıvıltılı parklarda, güneşli meydanlarda, nemli banklarda, sıcak duvarlarda, boş kahve köşelerinde, ağlak çay bahçelerinde elimden kitap düşmediği eski yazlardan birinde … Şimdi, 1957 tarihli Yaşamasız’m kapağına -Fikret Otyam’m allı-yeşilli resmine- bakarken birden o yazın gölgesini anımsadım: “İstasyon gerilerde kaldı.” cümlesiyle başlayan “İ lki” öyküsünün beni sarıp sarmalayışım. Gelip çatan anlar vardır: Başınıza […]

Vüs’at O. Bener – Bay Muannit Sahtegi’nin Notları

YİNE öldürgen bir intihar sabahı, yirmi miligram nobraksin almama karşın, ellerimin titremesini önleyemiyorum; kaydın bay Muannit Sahtegi, yapma, seni konuşmak değil, yazmak kurtarır derken, yani günlük adı altında ilk üç beş tümcenin yazıldığı günden tam üç yıl sonra, yeniden başlamayı deniyorum. Yoksa, galiba, dün gördüğüm, yanı başında sulandırılmış rakı şişesi, dilenen ihtiyardan beter yıkılmış olacağım. […]

Vus’at O. Bener – Siyah Beyaz

Turgut Uyar’ın anısına Yürüyen kaldırımda duruyorum. Renk körlüğü mü başladı, okumuş muydum, uyduruyor muyum, köpekler siyah-beyaz görürmüş güya nesneleri, köpekleştim mi yoksa? Kuşkuya düştüğümü şimdi düşünüyorum. Her şey siyah-beyaz: Kıpkırmızı olması gereken –neden?– bakara gülleri, yemyeşil olması gereken –niçin?– çimenler, bordo olması gereken –niye?– spor arabasından mutlu çift gülücüklerini sergileyen reklam panoları… Bilinmeze götürüldüklerinden habersiz […]

Vus’at O. Bener – Kapan

Gogol’ün ünlü öyküsüyle ilgisi yok, deve tüyü, kolunu Nihal’in okşadığı paltomun çalınması öyküsünün. Bakıştık. Arka bahçeye açılan pencereyi açık bırakan kim? Önemli mi? Biricik, hem hayli pahalıya patlayan paltomu almış götürmüş biri. Pervazda çamurlu ayakkabı izleri. Pencerenin yüksekliği bir metre bile değil. Zıpladın mı odadasın. Suçlamaya kalkmadık birbirimizi. Polise bildirmenin sonuç vermeyeceği açık. Kapıcı Musa’yla […]

Vus’at O. Bener – Dost Yasamasiz

İkindiye doğru dükkânına uğradım. Kasap Ali dostumdur. Eline geçen parayı içkiye yatırır. Kör kedisini yanından ayırmaz. Bir yanda et parçalar, fukara kadınlara on kuruşluk ciğer doğrar, ötede kanlı ellerini pis önlüğünde temizleyerek rakısını gırtlağına aktarır. Yalnızdı. Geniş ağzını elinin tersiyle silerek buyur etti. Her zamanki gibi hatır sormadan, kulpsuz fincana rakı doldurup uzattı. Büyükçe bir […]

Vus’at O. Bener – Buzul Caginin Virusu

Buzlucam bölmeli dikdörtgen odanın, penceresiz, kapısı loş koridora hep açık üçte birine sıkışık, ayaklarından birinin kırığı takoz destekli masasına abanmış, sabah çayına eğri simidini daldırıp çıkarıyor. Ağzının kenarında yerleşikliğini inatla koruyan kabuk tutmuş uçuğu koparıp atarsa, çamaşırlıktan bozma barınağını bölüşmek zorunda olduğu çılgının gardiyanlığına gittikçe sıklaşan delirgen, kimi yalvar yakar başkaldırıları gevşer belki. Önündeki şişkin, […]

Voznesenski – Telefon Kulubesi

Çağdaş Rus şiirinde Andrey Andreyeviç Voznesenski, özel bir yere sahiptir. Klasik Rus şiiri geleneğine bakılırsa onun yapıtlarının Puşkin’den uzak olduğu görülür. O; asonansları nedeniyle Mayakovski, Hlebnikov ve Pasternak’ın doğal bir devamıdır. Zaten Voznesenski, bir Pasternak hayranıdır ve daha lise öğrencisi iken yazdığı ilk şiirlerini büyük ustaya gönderir. Gelişen kişisel ilişkiler nedeniyle Pasternak, bu genç yeteneği […]

Vonda N. McIntyre – Ay ve Gunes

Rahip Yves de la Croix, îsa Cemiyeti, 27, Cizvit ve doğa filozofu, Marie-Josephe’in ağabeyi. Marie-Josephe de la Croix, 20, Yves’in kız kardeşi, Matmazel’in nedimesi; yakın zamanda, Fransız kolonisi Martinique’ten (Mme de Maintenon’un Saint-Cyr’deki okulu aracılığıyla) Versailles’a geldi. *Madam, Orleans Düşesi, Bavyeralı Elisabeth Charlotte, Prenses Palatine, 41, Mösyö’nün ikinci eşi. *Mösyö, Philippe, Orleans Dükü, 53, Louis’nin […]

Voltaire – Micromegas

Eleştirmenler, Voltaire’in öykülerinin iki’kaynağı olduğunu söyler: birincisi, belki de en iyi çevirmeni olan A ntoine Galland’ın XVIII. yüzyılın başlarında Avrupa’ ya tanıttığı Bin Bir Gece Masalları; ikincisi ise ]onathan Swift’in Gulliver’in Seyahatleri (1726). Bu gerçek yadsınamaz, ancak bir sanatçının imgelemi için diğer yapıtların sunduğu malzemeler itici güçten bU§ka bir şey değildir. Bin Bir Gece Masalları’nda […]

Voltaire – Babil Prensesi

Babil Kralı yaşlı Belus, • dünyanın en önemli insanı olduğuna inanıyordu; çünkü nedimleri kendisine böyle söylüyor, tarih yazmanları da bunu kanıtlıyordu. Onun bu gülünçlüğünü bağışlatacak bir şey varsa, o da, Babil’i otuz bin yıl önceki atalarının kurmuş olmasına karşın, kendisinin güzelleştirmiş olmasıydı. Bilindiği üzere, Babil’den birkaç fersah uzaktaki sarayıyla bahçesi, bu büyülü kıyıları sulayan Dicle […]

Voltaire – Ateizm

François Marie Arouet (21 Kasım 1694 – 30 Mayıs 1778), Fransız yazar ve filozof. Daha çok mahlası Voltaire olarak tanındı. Fransız devrimi ve Aydınlanma hareketine büyük katkısı oldu. Din ve ifade özgürlüklerinin yanı sıra, insan hakları konusundaki düşünceleri ve felsefi yazıları ile ünlendi. Eserlerinde kilise dogmaları ve döneminin Fransız kurumlarını yoğun olarak hicvetti. Zamanının en […]

Vladmir Nabokov – Lolita, Beyaz Irktan Dul Bir Erkeğin İtirafları

Lolita, hayatimin ışığı, kasıklarımın ateşi. Günahını, ruhum, Lo-li-ta; dilin ucu damaktan dişlere doğru üç basamaklık bir yol alır, üçüncüsünde gelir dişlere dayanır. Lo-li-ta. Sabahları ayağında çorabının teki, bir elli boyu ile Lo idi, sadece Lo. Ayağında bol gündelik pantolonu ile Lola. Okulda Dolly Kayıtlardaki noktalı çizgilerde Dolores. Ama benim kollarımda hep Lolita idi. Ondan önce […]

Vladimir Propp – Masalın Biçimbilimi

Dilbilim, göstergebilim, budunbilim, halkbilgisi, insanbilim, anlatı çözümlemesi, vb. alanlarda çağımızın önde gelen bilim adamlarından biridir V. Propp. Temel yapıtı Masalın Biçimbilimi (Morfologiya Skazki, 1928; 1969) de söz konusu alanlardaki kaynakçalarda tartışmasız olarak yer alır. Bir benzetme yaparak belirtecek olursak, F.de Saussure nasıl çağdaş dilbilim alanında Genel Dilbilim Dersleri’yle (Cours de linguistique generale, 1916) bir devrim […]